Fransızca içindeki lutte ne anlama geliyor?
Fransızca'deki lutte kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte lutte'ün Fransızca'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Fransızca içindeki lutte kelimesi çırpınma, uğraş, güreş, tartışma, münakaşa, mücadele, mücadele, savaşım, mücadele, savaşım, mücadele, anlaşmazlık, ihtilaf, mücadele etmek, savaş vermek, güreşmek, güreş yapmak, güreş tutmak, uğraşmak, uğraşmak, savunmak, müdafaa etmek, uğraşmak, uğraş vermek, yangın söndürme, haşereyle/zararlılarla mücadele, çekişme, itfaiyecilik, savaş açmak, güreşmek, güreş yapmak anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
lutte kelimesinin anlamı
çırpınmanom féminin (serbest kalmak için, vb.) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) On regarda la mouche et sa lutte pour se décoller du papier-mouche. |
uğraşnom féminin (figuré) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) La lutte pour faire passer la loi sur l'immigration dura deux ans. |
güreş(spor) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) La lutte est un sport de combat. |
tartışma, münakaşanom féminin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
mücadelenom féminin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Dans leur lutte, l'équipe ne remarqua pas l'agitation dans les gradins. |
mücadele, savaşım(figuré) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) La lutte des femmes pour l'égalité n'est pas terminée. Kadınların eşitlik mücadelesi hâlâ devam ediyor. |
mücadele, savaşımnom féminin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) La lutte entre les deux voisins durait depuis des années. |
mücadele(figuré) (mecazlı) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Gérer mes troubles bipolaires est une lutte (or: bataille) au quotidien. |
anlaşmazlık, ihtilaf
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Les résidents de la zone inondable sont habitués aux querelles (or: disputes). |
mücadele etmek, savaş vermek(figuré) (geçişsiz fiil: Fiil bir nesne olmadan gerçekleşiyor ve sadece öznenin üstünde kalıyorsa bu geçişsiz fiildir (örnek: "çocuk konuşuyor").) Les minorités se sont battues pour l'égalité des droits. Anne, yetim kalan çocuklarına bakabilmek için çırpındı. |
güreşmek, güreş yapmak, güreş tutmak(sport) (spor) (geçişsiz fiil: Fiil bir nesne olmadan gerçekleşiyor ve sadece öznenin üstünde kalıyorsa bu geçişsiz fiildir (örnek: "çocuk konuşuyor").) |
uğraşmak
(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Renoir a lutté contre une arthrite rhumatoïde grave durant les vingt-cinq dernières années de sa vie. |
uğraşmak(mentalement) (zihinsel anlamda) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) |
savunmak, müdafaa etmekverbe intransitif (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Mark a lutté pour essayer d'échapper à ses ravisseurs. |
uğraşmak, uğraş vermek
(geçişsiz fiil: Fiil bir nesne olmadan gerçekleşiyor ve sadece öznenin üstünde kalıyorsa bu geçişsiz fiildir (örnek: "çocuk konuşuyor").) Ils se sont battus pour empêcher la fermeture de l'école. |
yangın söndürmenom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
haşereyle/zararlılarla mücadele
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Les cultivateurs biologiques utilisent des méthodes naturelles pour l'extermination des nuisibles. |
çekişmenom féminin (mecazlı) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Ils n'arriveront à rien s'ils continuent de se mener une lutte acharnée plutôt que d'unir leurs efforts. |
itfaiyecilik
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) La lutte contre les incendies est une activité dangereuse. |
savaş açmak(figuré) (bir şeye) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Le Président Richard Nixon a déclaré la guerre à la drogue en 1971. |
güreşmek, güreş yapmak(lutte) (geçişsiz fiil: Fiil bir nesne olmadan gerçekleşiyor ve sadece öznenin üstünde kalıyorsa bu geçişsiz fiildir (örnek: "çocuk konuşuyor").) Il s'est battu sur le ring pendant douze ans avant de devenir acteur. |
Fransızca öğrenelim
Artık lutte'ün Fransızca içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Fransızca içinde arayabilirsiniz.
lutte ile ilgili kelimeler
Fransızca sözcükleri güncellendi
Fransızca hakkında bilginiz var mı
Fransızca (le français) bir Roman dilidir. İtalyanca, Portekizce ve İspanyolca gibi, bir zamanlar Roma İmparatorluğu'nda kullanılan popüler Latince'den gelir. Fransızca konuşan bir kişi veya ülke "Francophone" olarak adlandırılabilir. Fransızca 29 ülkede resmi dildir. Fransızca, Avrupa Birliği'nde en çok konuşulan dördüncü ana dildir. Fransızca, İngilizce ve Almanca'dan sonra AB'de üçüncü sırada yer alır ve İngilizce'den sonra en yaygın olarak öğretilen ikinci dildir. Dünyanın Fransızca konuşan nüfusunun çoğunluğu, birinci veya ikinci dil olarak Fransızca konuşabilen 34 ülke ve bölgeden yaklaşık 141 milyon Afrikalı ile Afrika'da yaşıyor. Fransızca, Kanada'da İngilizce'den sonra en çok konuşulan ikinci dildir ve her ikisi de federal düzeyde resmi dildir. 9,5 milyon kişinin veya %29'unun birinci dili ve 2,07 milyon kişinin veya tüm Kanada nüfusunun %6'sının ikinci dilidir. Diğer kıtaların aksine, Fransızcanın Asya'da popülaritesi yoktur. Şu anda, Asya'daki hiçbir ülke Fransızca'yı resmi dil olarak tanımıyor.