Fransızca içindeki courbé ne anlama geliyor?
Fransızca'deki courbé kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte courbé'ün Fransızca'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Fransızca içindeki courbé kelimesi eğri, kavis, kıvrım, grafik eğrisi, eğri, kavisli, eğri, çarpık, kıvrım, (j harfindeki) çengel, (öne) eğik, eğri, bükülmüş, öne eğik, eğmek, bükmek, kavisleştirmek, kıvırmak, bükmek, öne doğru eğmek, kavis çizmek, sırt çukuru, öğrenme eğrisi, (harita) yükseklik çizgisi, eşyükselti çizgisi, dönerek giden top, (top) falso, oyuntu anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
courbé kelimesinin anlamı
eğri, kavis, kıvrım
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Nous nous sommes entraînés à tracer des courbes au début du cours d'arts plastiques. |
grafik eğrisinom féminin (d'un graphique) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Fais un graphique de ces équations, puis compare les courbes. |
eğri, kavisli
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) L'écran de cette télévision est incurvé pour permettre une vision panoramique. |
eğri, çarpık
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Toutes les lignes que je trace sont courbées. |
kıvrım(angle) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Cette branche forme une courbe très prononcée. |
(j harfindeki) çengelnom féminin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) La lettre était rehaussée d'une courbe à son extrémité. |
(öne) eğik(tête) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Nathan a quitté la pièce la tête baissée. |
eğri, bükülmüş
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Le garde-boue de ce vélo est plié. |
öne eğikadjectif (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) John était courbé (or: penché) sur son bureau toute la journée. |
eğmek, bükmek
(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) La machine pliait la barre métallique à angle aigu. |
kavisleştirmekverbe transitif (une surface) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Tu devras utiliser cet outil pour courber la surface de l'acier. |
kıvırmak, bükmek(un doigt) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Holmes courba le doigt et me fit signe de le suivre. |
öne doğru eğmekverbe transitif (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Il marche le dos rond, courbé (or: voûté) par le poids des ans. |
kavis çizmekverbe transitif (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) |
sırt çukuru
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
öğrenme eğrisi(jargon) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
(harita) yükseklik çizgisi, eşyükselti çizgisinom féminin (cartographie) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Les courbes de niveau connectent les points de même hauteur. |
dönerek giden topnom féminin (Sports) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
(top) falsonom féminin (Sports) Le joueur a utilisé une balle courbe pour contourner le défenseur. |
oyuntu(mimari) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Une moulure concave décore la jonction entre le mur et le plafond. |
Fransızca öğrenelim
Artık courbé'ün Fransızca içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Fransızca içinde arayabilirsiniz.
courbé ile ilgili kelimeler
Fransızca sözcükleri güncellendi
Fransızca hakkında bilginiz var mı
Fransızca (le français) bir Roman dilidir. İtalyanca, Portekizce ve İspanyolca gibi, bir zamanlar Roma İmparatorluğu'nda kullanılan popüler Latince'den gelir. Fransızca konuşan bir kişi veya ülke "Francophone" olarak adlandırılabilir. Fransızca 29 ülkede resmi dildir. Fransızca, Avrupa Birliği'nde en çok konuşulan dördüncü ana dildir. Fransızca, İngilizce ve Almanca'dan sonra AB'de üçüncü sırada yer alır ve İngilizce'den sonra en yaygın olarak öğretilen ikinci dildir. Dünyanın Fransızca konuşan nüfusunun çoğunluğu, birinci veya ikinci dil olarak Fransızca konuşabilen 34 ülke ve bölgeden yaklaşık 141 milyon Afrikalı ile Afrika'da yaşıyor. Fransızca, Kanada'da İngilizce'den sonra en çok konuşulan ikinci dildir ve her ikisi de federal düzeyde resmi dildir. 9,5 milyon kişinin veya %29'unun birinci dili ve 2,07 milyon kişinin veya tüm Kanada nüfusunun %6'sının ikinci dilidir. Diğer kıtaların aksine, Fransızcanın Asya'da popülaritesi yoktur. Şu anda, Asya'daki hiçbir ülke Fransızca'yı resmi dil olarak tanımıyor.