Fransızca içindeki trafic ne anlama geliyor?
Fransızca'deki trafic kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte trafic'ün Fransızca'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Fransızca içindeki trafic kelimesi yasadışı satış/ticaret, trafik, trafik, kaçakçılık, dolandırıcılık, kaçakçılık yapma, kaçakçılık, yasadışı ticaret yapmak, deniz nakliyatı, deniz trafiği, satmak, esir ticareti, uyuşturucu satıcılığı, uyuşturucu kaçakçılığı, kaçakçılık yapmak, birşeyi kanunsuz yollardan ülkeye sokmak, ticaret yapmak, siktir git, uçak park alanı, uçak pisti, kaçakçılığı yapmak anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
trafic kelimesinin anlamı
yasadışı satış/ticaretnom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) La police locale a dit qu'elle était au courant du trafic de marchandises illégales. |
trafiknom masculin (Internet) (haberleşme) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Notre débit à haut débit n'est pas assez rapide pour gérer cette quantité de trafic. |
trafik
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Il y a beaucoup de circulation sur les routes ce soir. |
kaçakçılık
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Le trafic de drogue est illégal, mais se produit souvent à la frontière. |
dolandırıcılıknom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Vincent est mêlé à une sorte de trafic et s'est fait un fric fou avec ça. |
kaçakçılık yapma, kaçakçılık(objets) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) La contrebande est seulement profitable tant que tu ne te fais pas prendre. |
yasadışı ticaret yapmak
(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Le gang avait fait du trafic de drogue depuis des années avant d'être arrêté. |
deniz nakliyatı
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) La garde côtière a émis un avertissement à tous les navires dans la région. |
deniz trafiği
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
satmak(argot, anglicisme) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Il est allé en prison pour avoir dealé de la drogue. |
esir ticareti
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
uyuşturucu satıcılığınom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Le trafic de stupéfiants peut être lucratif mais est toujours illégal. |
uyuşturucu kaçakçılığınom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) La police a décidé de sévir contre le trafic de drogue à la frontière entre les États-Unis et le Mexique. |
kaçakçılık yapmak, birşeyi kanunsuz yollardan ülkeye sokmak
(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Kate s'est fait prendre à passer de la drogue en contrebande. |
ticaret yapmak(illégal) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Il a fait fortune en faisant du trafic d'armes illégales. |
siktir gitinterjection (Can, familier) (argo, kaba) (ünlem: Üzüntü, sevinç, korku, kızgınlık, şaşkınlık gibi duyguları belirtir veya bir kimseyi çağırmak için kullanılır.) |
uçak park alanınom féminin (aéroport) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Il y avait cinq avions sur l'aire de trafic ce jour-là. |
uçak pisti(aéroport, ®) (asfalt) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) En raison de mauvaises conditions météorologiques, l'avion fut contraint d'attendre sur le tarmac pendant deux heures avant de décoller. |
kaçakçılığı yapmak(clandestinement) (sigara, vb.) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Ils faisaient passer de l'alcool de l'autre côté de la frontière pendant la Prohibition. |
Fransızca öğrenelim
Artık trafic'ün Fransızca içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Fransızca içinde arayabilirsiniz.
trafic ile ilgili kelimeler
Fransızca sözcükleri güncellendi
Fransızca hakkında bilginiz var mı
Fransızca (le français) bir Roman dilidir. İtalyanca, Portekizce ve İspanyolca gibi, bir zamanlar Roma İmparatorluğu'nda kullanılan popüler Latince'den gelir. Fransızca konuşan bir kişi veya ülke "Francophone" olarak adlandırılabilir. Fransızca 29 ülkede resmi dildir. Fransızca, Avrupa Birliği'nde en çok konuşulan dördüncü ana dildir. Fransızca, İngilizce ve Almanca'dan sonra AB'de üçüncü sırada yer alır ve İngilizce'den sonra en yaygın olarak öğretilen ikinci dildir. Dünyanın Fransızca konuşan nüfusunun çoğunluğu, birinci veya ikinci dil olarak Fransızca konuşabilen 34 ülke ve bölgeden yaklaşık 141 milyon Afrikalı ile Afrika'da yaşıyor. Fransızca, Kanada'da İngilizce'den sonra en çok konuşulan ikinci dildir ve her ikisi de federal düzeyde resmi dildir. 9,5 milyon kişinin veya %29'unun birinci dili ve 2,07 milyon kişinin veya tüm Kanada nüfusunun %6'sının ikinci dilidir. Diğer kıtaların aksine, Fransızcanın Asya'da popülaritesi yoktur. Şu anda, Asya'daki hiçbir ülke Fransızca'yı resmi dil olarak tanımıyor.