Fransızca içindeki horrible ne anlama geliyor?
Fransızca'deki horrible kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte horrible'ün Fransızca'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Fransızca içindeki horrible kelimesi berbat, çok kötü, berbat, çok kötü, felaket, feci, çok kötü, berbat, rezil, feci, müthiş, korkunç, feci, korkunç, ürkütücü, tüyler ürpertici, dehşet verici, kötü, fena, kötü, şiddetli, iğrenç, tiksindirici, çok kötü, zor şey, müşkül şey, çok kötü, berbat, rezil, berbat, iğrenç, rezil, korkunç, ürkütücü, dehşet verici, çok kötü, berbat, çok kötü, çok fena, berbat, rezil, dehşet verici, dehşetli, korkunç, korkutucu, tüyler ürpertici, sevimsiz, korkunç, dehşetli, dehşet verici, tüyler ürpertici, şiddetli, sert, çok kötü, berbat, rezil, korkunç, feci, çirkin, iğrenç, berbat, rezil, aksi, ters, iğrenç, berbat, çok kötü, berbat, iğrenç, (hava) çok kötü, berbat, korkunç, berbat, çatlayacakmış gibi/çok şiddetli baş ağrısı anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
horrible kelimesinin anlamı
berbat, çok kötüadjectif (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Ce fut une expérience horrible (or: terrible, or: éprouvante), et j'ai été mis au repos pendant une semaine. Çok kötü bir deneyimdi; o nedenle işe bir haftalığına ara verdim. |
berbat, çok kötü, felaket, feci
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Le temps a été exécrable (or: horrible) toute la semaine. Havalar bütün hafta boyunca berbattı. |
çok kötü, berbat, rezil
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) La nuit où Michelle est arrivée au village, il y avait un orage épouvantable. |
feci, müthişadjectif (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Il est d'un terrible (or: horrible) ennui. |
korkunç, feci
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Peter a été victime d'un horrible accident et a dû se rendre à l'hôpital. |
korkunç, ürkütücü, tüyler ürpertici, dehşet verici
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Nous avons détourné les yeux de cette scène horrible (or: atroce, épouvantable). |
kötü(kişi) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) |
fena, kötü
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) |
şiddetli
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) |
iğrenç, tiksindirici
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) L'horrible attaque a été filmée par une caméra de surveillance. |
çok kötü
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Le nouveau restaurant est horrible (or: affreux). |
zor şey, müşkül şey(mecazlı) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) J'ai déteste faire ça. C'était horrible ! |
çok kötü, berbat, rezil
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Il y a eu un terrible accident sur l'autoroute hier. |
berbat, iğrenç, rezil
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Rachel a trouvé le repas horrible (or: épouvantable). |
korkunç, ürkütücü, dehşet verici
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) |
çok kötü, berbat
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Quelques personnes ont applaudi à la fin de l'horrible spectacle. |
çok kötü, çok fena, berbat, reziladjectif (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Michael a une bonne connaissance de la grammaire française mais son accent est affreux. |
dehşet verici, dehşetli, korkunç, korkutucu, tüyler ürperticiadjectif (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) M. Jenkins ne voulait pas entendre les macabres détails de l'accident de voiture de son fils. |
sevimsizadjectif (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) |
korkunç, dehşetli, dehşet verici, tüyler ürpertici
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) |
şiddetli, sert(vent, tempête,...) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Des vents violents ont déraciné un arbre dans le parc. |
çok kötü, berbat, rezil
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Il y avait des embouteillages terribles quand je suis rentré à la maison aujourd'hui. |
korkunç, feciadjectif (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Il y a eu un horrible accident (or: un accident épouvantable) sur l'autoroute hier soir. |
çirkin, iğrenç, berbat, reziladjectif (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Ne laisse plus jamais cet homme vil (or: ignoble, horrible, abominable) entrer ici ! |
aksi, ters
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) La communauté était choquée de penser que l'un d'entre eux ait pu commettre un acte aussi affreux. |
iğrenç, berbatadjectif (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Un désordre horrible les attendait à la maison. |
çok kötü, berbat, iğrenç(personne) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Oliver, arrête d'être méchant avec ta sœur ! |
(hava) çok kötü, berbat
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) J'en ai assez de ce temps affreux ; j'aimerais tellement qu'il arrête de pleuvoir ! |
korkunç
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Le pays a subi une terrible sécheresse cette année. |
berbat
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Tu peux huiler les charnières de cette porte ? Ça fait un bruit affreux à chaque fois que quelqu'un ouvre ou ferme la porte. |
çatlayacakmış gibi/çok şiddetli baş ağrısınom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Tu peux baisser la musique, s'il te plaît ? Ça me donne un mal de tête atroce. |
Fransızca öğrenelim
Artık horrible'ün Fransızca içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Fransızca içinde arayabilirsiniz.
horrible ile ilgili kelimeler
Fransızca sözcükleri güncellendi
Fransızca hakkında bilginiz var mı
Fransızca (le français) bir Roman dilidir. İtalyanca, Portekizce ve İspanyolca gibi, bir zamanlar Roma İmparatorluğu'nda kullanılan popüler Latince'den gelir. Fransızca konuşan bir kişi veya ülke "Francophone" olarak adlandırılabilir. Fransızca 29 ülkede resmi dildir. Fransızca, Avrupa Birliği'nde en çok konuşulan dördüncü ana dildir. Fransızca, İngilizce ve Almanca'dan sonra AB'de üçüncü sırada yer alır ve İngilizce'den sonra en yaygın olarak öğretilen ikinci dildir. Dünyanın Fransızca konuşan nüfusunun çoğunluğu, birinci veya ikinci dil olarak Fransızca konuşabilen 34 ülke ve bölgeden yaklaşık 141 milyon Afrikalı ile Afrika'da yaşıyor. Fransızca, Kanada'da İngilizce'den sonra en çok konuşulan ikinci dildir ve her ikisi de federal düzeyde resmi dildir. 9,5 milyon kişinin veya %29'unun birinci dili ve 2,07 milyon kişinin veya tüm Kanada nüfusunun %6'sının ikinci dilidir. Diğer kıtaların aksine, Fransızcanın Asya'da popülaritesi yoktur. Şu anda, Asya'daki hiçbir ülke Fransızca'yı resmi dil olarak tanımıyor.