Endonezya içindeki rimba ne anlama geliyor?
Endonezya'deki rimba kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte rimba'ün Endonezya'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Endonezya içindeki rimba kelimesi cungla, orman, sık orman anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
rimba kelimesinin anlamı
cunglanoun |
ormannoun Sampai musim percumbuan berikutnya, si pesolek rimba ini lupa akan pasangannya bahkan tidak peduli untuk merawat keturunannya. Sonraki kur dönemine dek orman yakışıklısı eşini unutur ve yavrularına bakma sıkıntısına da girmez. |
sık ormannoun Setiap tahun, mereka merenggut ratusan anak laki-laki dan perempuan dari rumah mereka lalu menghilang di rimba raya. Her yıl yüzlerce kız ve erkek çocuğu evlerinden zorla alıp sık ormanın içinde gözden kayboluyorlar. |
Daha fazla örneğe bakın
Pesawat kami patah menjadi empat bagian, yang tersebar di sepanjang medan yang tidak rata di rimba raya itu. Uçağımız, engebeli ormanlık arazide parçalanarak dörde ayrılmıştı. |
Kembali ke hukum rimba? Kurtlar sofrasına geri mi dönelim? |
Ketika beranjak dewasa, ia berjumpa dengan Jane, dan ketika Jane kembali ke Amerika, Tarzan meninggalkan rimba untuk mencari pujaan hatinya. Genç bir adam olduğunda, Jane ile tanışır, ve Jane Baltimore'ye döndüğünde gerçek aşkını bulmak için ormanı terkeder. |
Sama seperti setiap binatang fucking di hutan rimba, Jean! Ormandaki hayvanlar ne yapıyorsa onu yapıyorum, Jean! |
Di tepi hutan rimba, sarang-sarang yang dibangun burung besar kemerahan yang disebut Montezuma oropendolas bergelantungan di pohon-pohon raksasa dan berayun ke sana kemari oleh embusan angin dari danau. Ormanın kenar kısımlarında, Montezuma isimli kestane rengindeki kuşun yaptığı yuvalar görülür; muazzam büyüklükteki ağaçlardan aşağı sarkan bu yuvalar, gölden gelen esintiyle sürekli sallanır. |
Hukum rimba, ya? Orman kanunu, değil mi? |
Hukum rimba tak akan menentukan keadilan di tempat ini. Zorbalık kanunu bu kampta adaleti dikte edemeyecek. |
George Bush, yang pada waktu itu adalah presiden AS, berbicara tentang ”kemungkinan, bagi kita semua dan bagi generasi-generasi berikutnya, untuk menempa suatu tatanan dunia baru, suatu dunia yang di dalamnya terdapat peraturan hukum, dan bukannya hukum rimba, yang mengatur perilaku internasional”. ABD’nin o zamanki devlet başkanı olan George Bush, “uluslararası davranışları orman kanunlarının değil hukuk yönetiminin belirlediği bir dünyayı, hem kendimiz hem de gelecek nesiller için yeni bir dünya düzenini ortaya koyma olasılığı”ndan söz etti. |
Jadi kami butuh keahlianmu, dengan kemampuan unikmu di daerah rimba yang belum dipetakan untuk memimpin ekspedisi darat. Bu yüzden senin gibi biri lazım. Balta girmemiş ormanlar konusundaki kabiliyet ve tecrübenle bize keşif seyahatimizde öncülük edeceksin. |
Tentang kemahiran membuat manisan enak. dari akar dan tanaman herbal yang dipungut di hutan rimba? Doğadan bulduğumuz kökler ve bitkilerle muhteşem lezzetler yaratma konusundaki hünerlerimiz hakkında mı? |
Mengapa mereka menebang hutan rimba ketika mereka membutuhkan oksigen? Oksijene ihtiyaç duyarken neden yağmur ormanlarını kesiyorlardı? |
24 ”Raja Rimba” di Belahan Bumi Barat 24 Amerika Kıtasının “Ormanlar Kralı” |
Jalan-jalan baru membelah rimba. Yapılan yeni otoyollar ormanı parçalara ayırıyor. |
Sampai musim percumbuan berikutnya, si pesolek rimba ini lupa akan pasangannya bahkan tidak peduli untuk merawat keturunannya. Sonraki kur dönemine dek orman yakışıklısı eşini unutur ve yavrularına bakma sıkıntısına da girmez. |
Di hutan rimba, rawa-rawa, gurun pasir, dan daerah bersemak-semak di Amerika Tengah dan Selatan. Orta ve Güney Amerika’nın ormanlarında, bataklıklarında, çöllerinde ve çalılık arazilerinde. |
Banyak jalan hampir sunyi setelah matahari terbenam, hanya ada orang-orang yang naif, yang nekat, dan orang yang terpaksa berada di sana karena keadaan—sasaran yang empuk bagi pemangsa-pemangsa yang berkeliaran di rimba kota. Birçok sokak, güneş battıktan sonra sadece tecrübesizlerin, çılgın kahramanların veya mecbur olduğu için oradan geçenlerin bulunduğu ıssız yerler haline geliyor. Buradan geçen insanlar, büyük şehrin vahşi ormanında dolaşan saldırganlar için kolay hedef olmaktadır. |
Primata muncul dari rimba-rimba, sebagai tarsier pada awalnya, menjadi lemur tidak lama kemudian. Primatlar cangıllar'dan çıktı, önce tarsierler. çok geçmeden lemurlara dönüştüler. |
Obsesi akan hal yang terakhir ini telah memberikan kepada sistem negara-bangsa bukan hanya hukum rimba tetapi juga moralitas rimbanya.” Bu çaba ile meşgul olması, millet-devlet sistemini sadece vahşi orman kanununa değil, aynı zamanda onun ahlakını da benimsemeye sevk etti.” |
Ini rimba, bukan? Burası cangıl, değil mi? |
”Suatu kebenaran yang keji namun sederhana ialah bahwa politik dunia sangat serupa dengan sebuah rimba. “Ancak basit gerçek, dünya siyasetinin bir vahşi ormana benzediğidir. |
Itu seperti sedang rapat para orang rimba disana. Burası serseriler bir konfederasyonu gibi. |
5 Orang dikenal mempunyai nama buruk apabila ia seperti orang yang mengayunkan kapak tinggi-tinggi pada rimba pepohonan. 5 Kötü namlı düşman, sık ağaçlı ormana baltayla dalar gibiydi. |
Untuk menjangkau komunitas Dayak di pedalaman, kami biasanya naik perahu atau kano, menelusuri sungai-sungai yang belum tercemar menembus hutan rimba. Ücra yerlerde yaşayan Dayak topluluklarına ulaşmak için, genelde botla ya da kanoyla, bakir ormanların arasından akan nehirlerde yolculuk ederdik. |
Bagi para pengikut Jim Jones, pemimpin sekte People’s Temple, Utopia adalah sebuah daerah terbuka di rimba raya Guyana. Halkın Tapınağı tarikatının lideri Jim Jones’un müritleri için Ütopya, Guyana yağmur ormanında açılmış bir araziydi. |
Tunggu, kamu kan penjelajah rimba yang punya GPS sama pangkat? Bekle, sen GPM'si ve rozetleri olan vahşi doğa adamı değil misin? |
Endonezya öğrenelim
Artık rimba'ün Endonezya içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Endonezya içinde arayabilirsiniz.
Endonezya sözcükleri güncellendi
Endonezya hakkında bilginiz var mı
Endonezyaca, Endonezya'nın resmi dilidir. Endonezya dili, 1945'te Endonezya'nın bağımsızlık ilanıyla resmen tanımlanmış standart bir Malay dilidir. Malayca ve Endonezyaca hâlâ oldukça benzerdir. Endonezya dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesidir. Endonezyalıların çoğunluğu, neredeyse %100'lük bir oranla akıcı Endonezyaca konuşur ve bu da onu dünyanın en yaygın konuşulan dillerinden biri haline getirir.