Endonezya içindeki pinjaman ne anlama geliyor?
Endonezya'deki pinjaman kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte pinjaman'ün Endonezya'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Endonezya içindeki pinjaman kelimesi kredi, borç, borç vermek, ödünç vermek, iğreti vermek anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
pinjaman kelimesinin anlamı
kredi(credit) |
borç(loan) |
borç vermek(lend) |
ödünç vermek(lend) |
iğreti vermek(lend) |
Daha fazla örneğe bakın
Paling tidak kamu tahu dari siapa kamu pinjam gula itu. En azından kiminle karşı karşıya olduğunun farkındasın. |
Yeah, ku pikir sudah menjadi mandat-mu atau apalah... untuk memberi pinjaman bagi bisnis-bisnis kecil. Evet, yetkinin sizin olduğunu düşündüm küçük işletmelere kredi imkânıyla falan. |
Lou, ini dikenal oleh anak buruk pinjaman. Lou, elindeki batık kredilerin değerini düşük gösteriyorsun. |
Misalnya, bila utang tak kunjung dibayar, pemberi pinjaman bisa jengkel. Örneğin beklenen ödemeler zamanında yapılmazsa borç veren kişi kızmaya başlayabilir. |
Aku butuh keuntungan dari San Bernardino untuk melunasi pinjaman pembelian. Satın alma masrafları için San Bernardino'nun gelirine ihtiyacım var. |
Paman, bisa kami pinjam uangmu dulu? Amca, kredi alabilir miyiz? |
Jika uang dipinjam untuk tujuan bisnis, si pemberi pinjaman dapat mengutip bunga. Eğer ticari amaçlarla borç para verildiyse, borç veren faiz isteyebilirdi. |
Dan seseorang mengambil 30 kartu kredit dan sebuah rumah pinjaman dalam nama-Ku. Ve birisi benim adıma otuz kredi kartı ve ev kredisi almış. |
Boleh aku pinjam radiomu? Radyonu ödünç alabilir miyim? |
Tapi jika Anda percaya bahwa itu adalah pinjaman dari suatu sumber misterius. yang akan dialihkan saat selesai, kepada orang lain. Eğer bunu bu şekilde kabul edersek, bu bir çok şeyi değiştiriyor. |
Sewaktu keduanya tidak sanggup melunasi utangnya, si pemberi pinjaman ”dengan lapang hati mengampuni mereka berdua”. İkisi de borcunu ödeyemeyince alacaklı “her ikisine de bağışladı.” |
Kamu pinjami saja saya uang. Bana beş tane borç veriyorsun. |
Sebelum itu pinjamkan kekuatanmu. O zamana dek gücünü paylaşacaksın. |
Kita menghabiskan uang pinjaman dan tuan tanah memberikan waktu 30 hari untuk pindah. Tüm kira paramızı harcadık ve ev sahibi evi boşaltmamız için 30 gün süre verdi. |
Dia dipinjamkan kepada pelayan saya. Kâhyaya ödünç verdim. |
Keberatan jika aku pinjam ini sebentar? Bunu ödünç alıyorum? |
Aku mau pinjam kamar mandimu sebentar. Tuvalete gitmem gerek. |
Pinjaman siapa itu? Kimin borcunu? |
Dan mereka mau pinjam dana perwalianku. Güvence hesabimdan borç almak istiyorlar. |
Kau cukup pinjam uangnya saja. Sadece para alman gerekmiyor muydu? |
Kau punya kamera Polaroid yang bisa aku pinjam? Ödünç alabileceğim bir poloraid kamera var mı acaba? |
apa yang mereka lakukan, ketika membuat pinjaman, adalah menerima catatan perjanjian sebagai alat tukar kredit. " Kredi verdiklerinde yapılan, kredilere karşılık kredi kontratı yaptırmaktı. " |
Aku tak bisa menaikkan pinjaman pembangunannya. İnşaat faturasını karşılayamam. |
Aku pinjam ini sebentar. Bu arada bunları ödünç alacağım. |
Boleh Pinjam Pensil? Kurşunkalemi Olan Var mı? |
Endonezya öğrenelim
Artık pinjaman'ün Endonezya içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Endonezya içinde arayabilirsiniz.
Endonezya sözcükleri güncellendi
Endonezya hakkında bilginiz var mı
Endonezyaca, Endonezya'nın resmi dilidir. Endonezya dili, 1945'te Endonezya'nın bağımsızlık ilanıyla resmen tanımlanmış standart bir Malay dilidir. Malayca ve Endonezyaca hâlâ oldukça benzerdir. Endonezya dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesidir. Endonezyalıların çoğunluğu, neredeyse %100'lük bir oranla akıcı Endonezyaca konuşur ve bu da onu dünyanın en yaygın konuşulan dillerinden biri haline getirir.