Endonezya içindeki menjenguk ne anlama geliyor?

Endonezya'deki menjenguk kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte menjenguk'ün Endonezya'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

Endonezya içindeki menjenguk kelimesi ziyaret etmek, çene çalmak, yoklamak, sohbet, sohbet etmek anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

menjenguk kelimesinin anlamı

ziyaret etmek

(see)

çene çalmak

(chat)

yoklamak

(inspect)

sohbet

(chat)

sohbet etmek

(chat)

Daha fazla örneğe bakın

Saya menjenguknya di rumah sakit.
Hastanede ziyaretine gittim.
Jadi, ini mungkin saat yang baik untuk menjenguk seorang sahabat dan membantunya makan.”
Bu yüzden bu dakikalarda ziyaret etmek ve yemek yemesine yardımcı olmak iyi olabilir.”
Suatu hari sewaktu Jonas menginap di tempat ayahnya, saya mengatur untuk mengunjungi Jonas dan Lars bersama dua saudara perempuan saya dengan dalih bahwa kedua tante ini seharusnya mendapat kesempatan untuk menjenguk keponakan mereka.
Jonas’ın babasıyla olduğu bir sırada, teyzelerine yeğenlerini görme fırsatı verme bahanesiyle iki kız kardeşimle, Jonas ve Lars’ı görmek için onun oturduğu şehre gitmek üzere anlaştım.
Terima kasih telah menjengukku, Henry.
Beni kontrol ettiğin için teşekkürler, Henry.
Cukup lama untuk seluruh camp bisa menjengukmu.
Tüm kampın seni ziyaret etmesine yetecek kadar.
Anak macam apa yang menolak menjenguk ibunya sendiri?
Nasıl bir çocuk hasta annesini görmeyi reddeder?
Namun, jika kita menjenguk saudara-saudari kita segera setelah mereka pindah dan menyatakan bahwa kita ingin terus mendukung mereka, mereka akan sangat dibantu untuk mendapatkan kembali kedamaian batin dan sukacita hingga taraf tertentu. —Ams.
Fakat eğer biz bu yaşlı kardeşlerimizi yeni taşındıkları yerde hemen ziyaret eder, onları teşvik etmeye devam edeceğimizi gösterirsek, huzurlu olmaları ve sevinçlerini bir ölçüde yeniden kazanmaları için büyük bir yardım sağlamış olacağız (Sül.
Bisa aku menjenguknya?
Onu görebilir miyim?
Oke, Aku menjenguk dia di Penjara.
Alison'ı ziyarete gittim.
Mungkin kau harus menjenguknya.
Belki de ziyaretine gitmelisin.
Ia memperhatikan bahwa meski sangat lemah, Saúl berupaya membesarkan hati semua orang yang menjenguknya.
Saúl’un bitkin durumda olmasına rağmen onu ziyaret eden herkesi teşvik etmeye çalıştığını fark etmiş.
Tapi kau sibuk dengan penderitaanmu sampai tak sempat menjengukku.
Ama sen beni göremeyeceğin kadar kendi acını gördün.
Aku mau menjenguk, tapi..
Ziyaret etmeyi istedim ama....
Hornan menjenguk kakek dan neneknya hanya tiga kali setahun, namun dia mengatakan, ”Saya menelepon mereka setiap hari Minggu.”
Hornan, büyükanne ve büyükbabasını yılda sadece üç kez görüyor, fakat şöyle diyor: “Onları her pazar ararım.”
Jika kau rindu aku, pulang saja menjengukku.
Beni özlüyorsan, görmeye gelirsin.
Sebisa mungkin, mereka memberikan kesaksian kepada dokter dan staf rumah sakit, orang yang menjenguk mereka, dan orang lain yang datang.
Durumları elverdiğince doktorlara, hasta bakıcılara, ziyaretçilere ve yanlarına gelen diğer kişilere iyi haberi duyuruyorlar.
Yaowu, kami datang menjengukmu.
Yaowu, seni görmeye geldik.
Malam itu, tenaga medis di rumah sakit memberi tahu saya untuk menghubungi siapa pun yang berkepentingan agar mereka segera menjenguk Seikichi, karena ia diperkirakan tidak dapat bertahan hidup.
O gece hastane personeli, Seikichi’nin yaşamından ümidi kestiğinden, onu görmesi gerektiğini düşündüğüm kişilere haber vermemi söyledi.
Kapan aku bisa menjenguk Leila?
Leila'yı ne zaman görebilirim?
Lalu, sewaktu berada di Nicoya tahun 1971, saya pulang untuk menjenguk keluarga.
1971’de Nicoya’dayken ailemi ziyaret etmeye karar verdim.
Anda dapat memulainya dengan mengundang teman-teman Anda untuk datang menjenguk.
Buna, sizi ziyaret etmeleri için dostlarınızı davet ederek başlayabilirsiniz.
Apakah kita tak bisa menjenguknya lagi?
Onu göremeyecek miyiz?
”Kalau saja teman-teman mau mampir menjenguk suami saya, itu akan sangat berarti baginya!”
Dostlarımız sadece bir merhaba demek için kocamı ziyaret etmiş olsalardı, onun için çok büyük bir anlamı olacaktı!” diyor.
Aku akan menjenguk Nick.
Nick'i görmeye gidiyorum.
Sekarang, jenguk adikmu yang malang itu, sementara aku mencarikanmu tempat tinggal.
Şimdi ben sana kalacak bir yer ayarlarken zavallı kardeşini ziyaret et.

Endonezya öğrenelim

Artık menjenguk'ün Endonezya içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Endonezya içinde arayabilirsiniz.

Endonezya hakkında bilginiz var mı

Endonezyaca, Endonezya'nın resmi dilidir. Endonezya dili, 1945'te Endonezya'nın bağımsızlık ilanıyla resmen tanımlanmış standart bir Malay dilidir. Malayca ve Endonezyaca hâlâ oldukça benzerdir. Endonezya dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesidir. Endonezyalıların çoğunluğu, neredeyse %100'lük bir oranla akıcı Endonezyaca konuşur ve bu da onu dünyanın en yaygın konuşulan dillerinden biri haline getirir.