Endonezya içindeki cuaca ne anlama geliyor?
Endonezya'deki cuaca kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte cuaca'ün Endonezya'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Endonezya içindeki cuaca kelimesi hava, Hava durumu anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
cuaca kelimesinin anlamı
havanoun Menurut ramalan cuaca, besok siang akan turun hujan. Hava raporu yarın öğleden sonra yağmur yağacağını söylüyor. |
Hava durumu(izmir) Cuaca adalah aktivitas atmosfer dalam jangka pendek- - dari jam ke jam, hari demi hari. Hava durumu, atmosferde gerçekleşen kısa vadeli değişimlerdir. Saatten saate, günden güne. |
Daha fazla örneğe bakın
Mana laporan cuacaku? Hava durumunu alabilir miyim? |
Beberapa ribu tahun kemudian, cuaca bertambah hangat. Sonraki bir kaç bin yıl, hava gittikçe ısındı. |
Cuaca semakin dingin, aku juga penasaran tentangnya dan aku ingin bertemu dengannya. Hava iyice soğudu, ben de onun hakkında endişeleniyorum ve görmeyi istiyorum. |
Sayang sekali, banyak rumah mini yang mewah ini rusak karena terus-menerus diterpa cuaca buruk, sedangkan yang lain-lain sengaja dirusak oleh orang-orang yang tidak menghargai nilainya. Ne yazık ki bu küçük köşklerin çoğu, zamanın tahribatına dayanamamış, ya da bunların değerini bilmeyen insanların eliyle yok edilmiş. |
Gubernur Colorado diharapkan untuk mengumumkan darurat cuaca. Colorado valisi olağanüstü durumu ilan edecekmiş. |
Saya berharap bahwa saya tidak mereka berbicara tentang cuaca. Umarım hava durumundan başka şeyler konuşmuşlardır. |
Aku rasa anda sedang melakukan sedikit penelitian cuaca. Sanırım bir tür meteorolojik deney yapıyorsunuz. |
Seekor anjing dari Akita couIdn't menyesuaikan diri dengan cuaca hangat Akitalı bir köpek, Wakayama'nın sıcağına gelemez. |
Tidak ada pengendalian cuaca, Barry. Havayı kontrol etme diye bir şey yok Barry. |
Cuaca yang cerah. Hava güzel. |
Menciptakan cuaca, yang baik buat kita. Hava üretir. ... ki bu bizim için iyidir. |
Mei sampai Oktober 2008: Karena kondisi cuaca, kami tidak bisa pergi ke pulau-pulau lain. Mayıs ila Ekim 2008: Kötü hava koşulları yüzünden adalara ulaşamıyoruz. |
7 Bagaimana burung prenjak itu tahu bahwa ia harus menunggu datangnya muka massa udara dingin, bahwa hal itu mengartikan cuaca baik dan ia akan terbantu oleh tiupan angin buritan? 7 Bu ormanötleğeni, soğuk hava cephesini beklemesi gerektiğini, bunun güzel hava ve arkadan esen bir rüzgâr demek olduğunu nereden biliyor? |
Jadi, biarkan aku tahu jika kau memiliki pengamatan lain pada pola cuaca. Hava durumu hakkında başka gözlemlerin olursa bana haber verirsin. |
Cuaca membatalkan sesi latihan bebas di hari Jumat dna Sabtu. Hava, Cuma ve Cumartesi günü alışma turlarına engel oluyor. |
Bervariasi, tergantung pada banyaknya yang terinfeksi dan kondisi cuaca. Enfeksiyonun yoğunluğuna ve hava şartlarına göre değişiyor. |
Gelombang tekanan, menyebar pada kecepatan suara Telah direkonstruksi dari barometrik catatan pada stasiun cuaca Di Siberia, melalui Rusia dan masuk ke Eropa Barat. Ses hızında yayılan basınç dalgaları Sibirya, Rusya ve Batı Avrupa'daki hava istasyonlarınca barometrik ölçümlerle kaydedilmişti. |
Kita bisa bicara tentang data pemerintah, data perusahaan yang sangat penting, ada data ilmiah, ada data pribadi, ada data cuaca, ada tentang kejadian, ada data tentang pembicaraan, dan ada berita dan segala macam hal. Hükümet verileri hakkında konuşabiliriz, kurumsal veri gerçekten önemlidir, bilimsel veriler var, kişisel veriler var, hava verileri var, etkinlikler hakkında konuşmalar hakkında veri var, haberler var ve bu gibi birçok şey. |
Aku menyiapkan untuk cuaca dingin. Soğuk havalar içi yapıyorum bunu. |
Kami punya kereta kuda dengan jendela bergorden, maka bagaimanapun cuacanya, kami dapat pergi ke gereja pada hari Minggu pagi. Pencereleri perdeli bir atlı arabamız vardı; bu sayede hava nasıl olursa olsun pazar sabahları kiliseye gidebiliyorduk. |
Jika setelah itu cuaca membaik... bergabung dengan antrean dan terus mendaki. O zamana iyileşirsen sıraya katılıp tırmanmaya devam et. |
Ya, kita tidak ingin menjadi seperti orang-orang Yahudi 19 abad yang lampau yang mahir meramal cuaca, tetapi mengabaikan bukti yang jelas di depan mata mereka dan tidak mau menarik kesimpulan yang secara logis ditunjukkannya. 19 yüzyıl önce, hava durumunu çok iyi tahmin eden, fakat gözlerinin önündeki delilleri ve onlardan çıkan mantıksal sonucu görmek istemeyen Yahudiler gibi olmak istemiyoruz. |
Cuaca begitu dingin kenapa masih datang ke sini? Soğuk havada neden buraya geldin? |
Ya, tergantung cuaca. Evet, gününe göre değişir. |
Kenapa dengan cuacanya? Havanın nesi var? |
Endonezya öğrenelim
Artık cuaca'ün Endonezya içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Endonezya içinde arayabilirsiniz.
Endonezya sözcükleri güncellendi
Endonezya hakkında bilginiz var mı
Endonezyaca, Endonezya'nın resmi dilidir. Endonezya dili, 1945'te Endonezya'nın bağımsızlık ilanıyla resmen tanımlanmış standart bir Malay dilidir. Malayca ve Endonezyaca hâlâ oldukça benzerdir. Endonezya dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesidir. Endonezyalıların çoğunluğu, neredeyse %100'lük bir oranla akıcı Endonezyaca konuşur ve bu da onu dünyanın en yaygın konuşulan dillerinden biri haline getirir.