Endonezya içindeki cium ne anlama geliyor?
Endonezya'deki cium kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte cium'ün Endonezya'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Endonezya içindeki cium kelimesi öpmek, öpüşmek, koklamak, kokmak anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
cium kelimesinin anlamı
öpmekverb Tom mencium Mary dan Mary pun menamparnya. Tom Mary'yi öptü ve o onu tokatladı. |
öpüşmekverb Aku belum pernah jatuh cinta, jadi aku tidak pernah mencium. Hiç aşık olmadım bu yüzden hiç öpüşmedim de. |
koklamakverb Mungkin anjing dan badak dan hewan berorientasi bau lainnya dapat mencium warna. Belki köpekler, gergedanlar ve diğer koku odaklı hayvanlar renklerle kokluyorlar. |
kokmakverb Lalu bagaimana bisa, tiba-tiba, tercium seperti kawah belerang disini? O zaman nasıl oluyor da burası sülfür çukuru gibi kokuyor? |
Daha fazla örneğe bakın
Tanpa ciuman, tanpa tembakan. Öpücük yok, top atışı yok. |
Kurasa aku mencium bau tikus. Fare kokuyor sanıyordum. |
Cium aku sayang Öp beni hayatım |
Tidak tercium seperti itu juga. Aynı zamanda onun gibi kokmuyor. |
Cium bokongku Çok beklersin. |
Sedikit ciuman di kaca. Tahtaya ufak bir öpücük... |
Anda ingin mencium jari saya? Parmağımı koklamak ister misin? |
Membuat mereka berciuman. Öpüşsünler. |
Aku bisa menciumnya.. Kokusunu alıyorum. |
Berikan pelukan dan ciuman untukku. Onu benim için kucakla ve öp. |
Dan itu membunuhku seperti cara Phantom sialan...... mendapatkan pantatnya dicium di Palestina sekarang Ve Fantom hıyarının şu anda Filistin' de...... hayallerindeki hayatı yaşadığını bilmek beni deli ediyor |
Tajra mengomentari, ”Festus langsung mencium adanya suatu rencana untuk main hakim sendiri terhadap seorang warga negara Romawi.” Tajra şunları söylüyor: “Festus bir Roma vatandaşına karşı adli bir lincin planlanmakta olduğunu kolayca anladı.” |
Akan ada banyak pasangan yang berciuman Dimana-mana. Her taraf çiftlerle dolu olacak. |
Kau dapat mencium bau dari ayahmu, Abigail? Onun kokusunu alıyor musun Abigail? |
Aku mencium bau nitrous di bawah motormu, Chu Chu. Bu koku bisikletinin altından mı geliyor Chu Chu? |
Tak dapat kupercaya, aku menciummu. Seni öptüğüme inanamıyorum. |
Cium aku. Öp beni. |
Rasanya kurang kalau belum berciuman. Öpüşmeden geceye son verilmez. |
Saya pikir saya mencium bau sesuatu. Sanırım bir şeyler kokladım. |
Cium " Pengantin-mu ". Gelinini öp. |
Apa kau mencium sesuatu? Sen alıyor musun? |
Aku mencium seorang pahlawan. Kahraman kokusu alıyorum. |
Kau seharusnya mencium kami, bukan mereka. Bizi öpmelisin, onları değil! |
Cium bibirku yang berdarah. Kanlı dudağımı öp. |
Pada saat itu.., kau merengkuhku dalam pelukanmu dan menciumku. İşte o an beni kollarının arasına alıp yürekten öptün. |
Endonezya öğrenelim
Artık cium'ün Endonezya içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Endonezya içinde arayabilirsiniz.
Endonezya sözcükleri güncellendi
Endonezya hakkında bilginiz var mı
Endonezyaca, Endonezya'nın resmi dilidir. Endonezya dili, 1945'te Endonezya'nın bağımsızlık ilanıyla resmen tanımlanmış standart bir Malay dilidir. Malayca ve Endonezyaca hâlâ oldukça benzerdir. Endonezya dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesidir. Endonezyalıların çoğunluğu, neredeyse %100'lük bir oranla akıcı Endonezyaca konuşur ve bu da onu dünyanın en yaygın konuşulan dillerinden biri haline getirir.