Portekizce içindeki ciente ne anlama geliyor?

Portekizce'deki ciente kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte ciente'ün Portekizce'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

Portekizce içindeki ciente kelimesi bilgilendirilmiş, haberdar, vâkıf, bilinçli, farkında, farkında olan, bilincinde olan, idrakinde olan, -e karşı duyarlı, farkında olan, farkında olmak, farkına varmak, farketmek, farkına varmak, fark etmek, farkında olmak, haberdar olmak, farkında olan anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

ciente kelimesinin anlamı

bilgilendirilmiş

adjetivo

(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.)
O tratamento acarreta certos riscos, e é nosso dever deixar as pessoas cientes antes de concordarem com ele.

haberdar, vâkıf

adjetivo (informado)

(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.)
Será bom as crianças estarem cientes de assuntos de atualidade?

bilinçli, farkında

adjetivo (consciente)

(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.)
Quando você conduz um carro, tem de estar atento a toda a hora.

farkında olan, bilincinde olan, idrakinde olan

adjetivo

(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.)
O governo está ciente da falta de professores e colocou medidas para encorajar mais pessoas a entrarem na profissão.

-e karşı duyarlı

(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.)

farkında olan

(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.)
Os motoristas devem estar cosncientes (or: cientes) dos outros carros na rua.

farkında olmak

(formal)

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)
Estou ciente de que você está pronto para sair, mas você pode por favor ser paciente?

farkına varmak, farketmek

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

farkına varmak, fark etmek

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)
Eu espero que ele perceba o próprio erro logo.

farkında olmak

expressão verbal

(geçişsiz fiil: Fiil bir nesne olmadan gerçekleşiyor ve sadece öznenin üstünde kalıyorsa bu geçişsiz fiildir (örnek: "çocuk konuşuyor").)
Você está ciente de que o período letivo começa na próxima segunda?

haberdar olmak

(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.)

farkında olan

(formal)

(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.)
Patricia estava ciente da boa vontade que os Jones estavam mostrando ao deixarem que ela ficasse com eles.

Portekizce öğrenelim

Artık ciente'ün Portekizce içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Portekizce içinde arayabilirsiniz.

Portekizce hakkında bilginiz var mı

Portekizce (português), Avrupa'nın İber yarımadasına özgü bir Roma dilidir. Portekiz, Brezilya, Angola, Mozambik, Gine-Bissau, Cape Verde'nin tek resmi dilidir. Portekizce, 215 ila 220 milyon anadili ve 50 milyon ikinci dil konuşanı olmak üzere toplamda yaklaşık 270 milyona sahiptir. Portekizce genellikle dünyada en çok konuşulan altıncı dil, Avrupa'da üçüncü sırada yer alır. 1997'de kapsamlı bir akademik çalışma, Portekizce'yi dünyadaki en etkili 10 dilden biri olarak sıraladı. UNESCO istatistiklerine göre, Portekizce ve İspanyolca, İngilizce'den sonra en hızlı büyüyen Avrupa dilleridir.