Fransızca içindeki riche ne anlama geliyor?
Fransızca'deki riche kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte riche'ün Fransızca'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Fransızca içindeki riche kelimesi zengin, varlıklı, servet sahibi, lezzetli, enfes, verimli, bereketli, değerli, kıymetli, ağır, zengin, varlıklı, zengin, bol, bereketli, sulu, zengin, varlıklı, verimli, çok rahat, konforlu, lüks, çok yönlü, zengin, olaylı, hadiseli, olaylarla dolu, nişastalı, daha zengin, aksiyon dolu, kaymak, zengin olmak, zenginleşmek, gelin gitmek, ile dolu, protein, proteinle ilgili anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
riche kelimesinin anlamı
zengin, varlıklı, servet sahibiadjectif (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) La famille Rockefeller est riche. |
lezzetli, enfesadjectif (nourriture) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Ce dessert est riche. |
verimli, bereketliadjectif (sol) (toprak) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Le sol de ce bassin est très riche. |
değerli, kıymetliadjectif (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) La famille a une riche collection de tableaux. |
ağıradjectif (nourriture) (yemek) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Ce dessert est un peu trop riche à mon goût. |
zengin, varlıklı
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Le couple riche est parti en vacances de luxe. |
zengin
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Ils doivent être riches s'ils peuvent se payer une maison de ce quartier ! |
bol, bereketliadjectif (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) La famille n'avait pas beaucoup d'argent, mais elle était riche en amour. |
suluadjectif (sol) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) La terre était belle et riche, parfaite pour les fleurs. |
zengin, varlıklıadjectif (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Christina vient d'une famille aisée et n'a jamais eu besoin de travailler. |
verimliadjectif (toprak, vb.) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Le sol était riche (or: fertile) et tout pouvait pousser ici. |
çok rahat, konforlu, lüks
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Ben a loué un appartement luxueux au centre de la ville. |
çok yönlü
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) |
zengin(kültür, vb.) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Les mythes grecs sont riches en allégorie. |
olaylı, hadiseli, olaylarla dolu(agité) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) La vie de Francine a été mouvementée ces derniers temps : elle a eu une promotion au travail et elle s'est fiancée la même semaine ! |
nişastalı
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) |
daha zenginlocution adjectivale (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Je suis plus riche maintenant que j'ai ce nouveau travail. |
aksiyon dolu
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) |
kaymaknom féminin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
zengin olmak, zenginleşmek
(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Elle est devenue riche en vendant des appartements. |
gelin gitmekverbe transitif (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) William a acquis une vie de richesses et de privilèges grâce à son mariage (or: En se mariant, William a acquis une vie de richesses et de privilèges). |
ile dolu(figuré) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Le champ de bataille était rempli (or: était plein) de dangers. |
protein, proteinle ilgili
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Je bois toujours un grand verre de protéines après une séance de musculation. |
Fransızca öğrenelim
Artık riche'ün Fransızca içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Fransızca içinde arayabilirsiniz.
riche ile ilgili kelimeler
Fransızca sözcükleri güncellendi
Fransızca hakkında bilginiz var mı
Fransızca (le français) bir Roman dilidir. İtalyanca, Portekizce ve İspanyolca gibi, bir zamanlar Roma İmparatorluğu'nda kullanılan popüler Latince'den gelir. Fransızca konuşan bir kişi veya ülke "Francophone" olarak adlandırılabilir. Fransızca 29 ülkede resmi dildir. Fransızca, Avrupa Birliği'nde en çok konuşulan dördüncü ana dildir. Fransızca, İngilizce ve Almanca'dan sonra AB'de üçüncü sırada yer alır ve İngilizce'den sonra en yaygın olarak öğretilen ikinci dildir. Dünyanın Fransızca konuşan nüfusunun çoğunluğu, birinci veya ikinci dil olarak Fransızca konuşabilen 34 ülke ve bölgeden yaklaşık 141 milyon Afrikalı ile Afrika'da yaşıyor. Fransızca, Kanada'da İngilizce'den sonra en çok konuşulan ikinci dildir ve her ikisi de federal düzeyde resmi dildir. 9,5 milyon kişinin veya %29'unun birinci dili ve 2,07 milyon kişinin veya tüm Kanada nüfusunun %6'sının ikinci dilidir. Diğer kıtaların aksine, Fransızcanın Asya'da popülaritesi yoktur. Şu anda, Asya'daki hiçbir ülke Fransızca'yı resmi dil olarak tanımıyor.