Rumence içindeki face ne anlama geliyor?

Rumence'deki face kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte face'ün Rumence'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

Rumence içindeki face kelimesi yapar, kolayca tiksinen/midesi bulanan/hassas, fahişe, merak, turizm, bir şeyin yapılmasına/yaratılmasına emeği geçen kimse, kur yapma, nasıl oluyor da, nasıl olur da, ayrım yapmayan, fark gözetmeyen, çekingen, utangaç, mahçup, patronluk taslayan, hatırlatan, anımsatan, tartışılan/üzerinde konuşulan, önemli değil, mühim değil, boşa umutlanma, için/içiniz rahat olsun, merak etme, meraklanma, endişelenme, paranın karşılığını verme, büyük kar etme, kar kayakçısı, güneş banyosu yapan kimse, su geçirmez hale getirme, göz kırpma, gezgin, kendini beğenmiş kimse, kolay aldanmayan, kül yutmaz, bir bardan diğerine gitme, eşleme, kurallar, kaideler, uygun olmayan, meyve vermek, çaba sarf etmek, çaba göstermek, sorun çıkarmak, ortamlara akmak, ortak noktada buluşmak, etkisini göstermek, ortalığı batırmak, arkadaş edinmek, yatak toplamak, bilinçlendirmek, sırayla yapmak, geçmek, geçip ilerlemek, telaş, koşuşturma, heyecan, çenesini kapatmak, sesini kesmek, çim üzerinde biçilerek açılmış yol/şerit, kendini suçlamak, kötü yapmak, reklam, bağırsakları boşaltmak, defterleri dengelemek/kapatmak, boşa çabalamak, boşa kürek çekmek, tanışmak, rezil olmak/kendini rezil etmek, sertçe eleştirmek, iyilik yapmak, elinden geleni yapmak, ne istiyorsan onu yap, nasıl istersen, nasıl isterseniz, ile iş yapmak, saygınlık kazandırmak, elinden gelenin en iyisini yapmak, pis/tatsız/zor işleri yapmak, istediğini yap, ne istersen onu yap, harikalar yaratmak, üzerine düşeni yap, görevini yap, üzerine düşeni yap, işini/görevini yapmamak, fikir edinmek, yapıp bitirmek, (konuyu, vb.) genel hatlarıyla anlamak, ümitlenmek, ümide kapılmak, umutlanmak, umuda kapılmak, ödediği paranın karşılığını almak, hücum etmek, grev yapmak, greve gitmek, uğraşmak, çabalamak, iyi bir geleceği olmak, çöpe gitmek, ödünü koparmak, ödünü patlatmak, denemek, teşebbüs etmek, çok ilgisi/alâkası olmak, denemek, iş yapmak, ilgisi/ilişkisi olmamak, cinsel ilişkiye girmek, seks yapmak, sevişmek, ilgisi/alâkası olmak, otostop yapmak, eğlenmek, kendini kandırmak, öpüşüp barışmak, işini, vb. iyi bilmek, patronluk taslamak, harap etmek, inandırmak, yatağı toplamak/düzeltmek, iddiaya tutuşmak, bahse girmek, fiyat teklif etmek, kaçmaya çalışmak, kaçmayı denemek, kendini aptal durumuna düşürmek, servet kazanmak anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

face kelimesinin anlamı

yapar

(vezi verbul: to do)

El își face temele în fiecare seară.
Her akşam ev ödevini yapar.

kolayca tiksinen/midesi bulanan/hassas

fahişe

merak

Nu mi-a plăcut filmul ăla deloc, nu înțeleg de ce s-a făcut atâta caz pe seama lui.

turizm

(trupă) (acente, şirket)

bir şeyin yapılmasına/yaratılmasına emeği geçen kimse

(figurat) (mecazlı)

A fost ca o moașă pentru o nouă generație de calculatoare.

kur yapma

(făcută unei femei)

nasıl oluyor da, nasıl olur da

ayrım yapmayan, fark gözetmeyen

çekingen, utangaç, mahçup

patronluk taslayan

hatırlatan, anımsatan

tartışılan/üzerinde konuşulan

önemli değil, mühim değil

boşa umutlanma

için/içiniz rahat olsun

merak etme, meraklanma

endişelenme

paranın karşılığını verme

(argou)

büyük kar etme

(mecazlı)

kar kayakçısı

güneş banyosu yapan kimse

su geçirmez hale getirme

göz kırpma

gezgin

kendini beğenmiş kimse

(peiorativ)

kolay aldanmayan, kül yutmaz

bir bardan diğerine gitme

eşleme

kurallar, kaideler

uygun olmayan

meyve vermek

(bitki)

çaba sarf etmek, çaba göstermek

sorun çıkarmak

ortamlara akmak

(argo)

ortak noktada buluşmak

etkisini göstermek

ortalığı batırmak

arkadaş edinmek

yatak toplamak

bilinçlendirmek

(toplum)

sırayla yapmak

geçmek, geçip ilerlemek

(kalabalığın arasından, vb.)

telaş, koşuşturma, heyecan

(colocvial) (gündelik dil)

çenesini kapatmak, sesini kesmek

(argou) (argo)

çim üzerinde biçilerek açılmış yol/şerit

kendini suçlamak

kötü yapmak

reklam

bağırsakları boşaltmak

defterleri dengelemek/kapatmak

boşa çabalamak, boşa kürek çekmek

tanışmak

(birisiyle)

rezil olmak/kendini rezil etmek

sertçe eleştirmek

iyilik yapmak

elinden geleni yapmak

ne istiyorsan onu yap, nasıl istersen, nasıl isterseniz

ile iş yapmak

saygınlık kazandırmak

elinden gelenin en iyisini yapmak

pis/tatsız/zor işleri yapmak

istediğini yap, ne istersen onu yap

harikalar yaratmak

üzerine düşeni yap

görevini yap

üzerine düşeni yap

işini/görevini yapmamak

fikir edinmek

yapıp bitirmek

(konuyu, vb.) genel hatlarıyla anlamak

ümitlenmek, ümide kapılmak, umutlanmak, umuda kapılmak

ödediği paranın karşılığını almak

hücum etmek

grev yapmak, greve gitmek

uğraşmak, çabalamak

iyi bir geleceği olmak

çöpe gitmek

ödünü koparmak, ödünü patlatmak

denemek, teşebbüs etmek

çok ilgisi/alâkası olmak

denemek

(bir şeyi)

iş yapmak

(birisiyle)

ilgisi/ilişkisi olmamak

cinsel ilişkiye girmek, seks yapmak, sevişmek

ilgisi/alâkası olmak

otostop yapmak

eğlenmek

kendini kandırmak

öpüşüp barışmak

işini, vb. iyi bilmek

patronluk taslamak

harap etmek

inandırmak

yatağı toplamak/düzeltmek

iddiaya tutuşmak, bahse girmek

fiyat teklif etmek

kaçmaya çalışmak, kaçmayı denemek

kendini aptal durumuna düşürmek

servet kazanmak

Rumence öğrenelim

Artık face'ün Rumence içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Rumence içinde arayabilirsiniz.

Rumence hakkında bilginiz var mı

Rumence, başta Romanya ve Moldova olmak üzere 24 ila 28 milyon kişi tarafından konuşulan bir dildir. Romanya, Moldova ve Sırbistan'ın Voyvodina Özerk Bölgesi'nde resmi dildir. Başta İtalya, İspanya, İsrail, Portekiz, Birleşik Krallık, Amerika Birleşik Devletleri, Kanada, Fransa ve Almanya olmak üzere diğer birçok ülkede de Rumence konuşanlar var.