İspanyolca içindeki vence ne anlama geliyor?
İspanyolca'deki vence kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte vence'ün İspanyolca'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
İspanyolca içindeki vence kelimesi ödenmesi gereken, yenmek, tersine çevirmek, kazanmak, galip gelmek, vadesi gelmek, kıl payı yenmek, alt etmek, yenmek, yenilgiye uğratmak, üstesinden gelmek, süresi dolmak, süresi geçmek, vadesi dolmak, galip gelmek, kazanmak, yenmek, bastırmak, (spor) kazanmak, galip gelmek, kazanmak, açık arayla yenmek, boyun eğdirmek/bastırmak/ezmek, yenmek, yenilgiye uğratmak, mağlup etmek, mağlubiyete uğratmak, etkisiz hale getirmek, yenmek, fethetmek, vadesi gelmiş, vadesi gelen, yenmek, mağlup etmek, kıl payı yenmek, yenmek, mağlup etmek, yenilgiye uğratmak, (beklenmedik şekilde) yenilgiye uğratmak, boğulmak, yenmek, yenilgiye uğratmak, boyunduruk altına almak, kontrolüne almak, yenmek anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
vence kelimesinin anlamı
ödenmesi gereken
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) La boleta de la luz vence a fin de mes. |
yenmek
(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Vencieron a sus oponentes por 3 a 2. Rakiplerini 3-2 yendiler. |
tersine çevirmek(mecazlı) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) |
kazanmak, galip gelmek
(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Fue un partido difícil, pero vencimos al final. |
vadesi gelmekverbo transitivo (borç, kredi, vb.) (geçişsiz fiil: Fiil bir nesne olmadan gerçekleşiyor ve sadece öznenin üstünde kalıyorsa bu geçişsiz fiildir (örnek: "çocuk konuşuyor").) Tuvo que pedir un nuevo préstamo cuando venció el antiguo. |
kıl payı yenmekverbo transitivo (deporte) (spor) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) |
alt etmek
(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) ¡Podemos superar a las fuerzas enemigas! Bize karşı olan güçleri alt edebiliriz. |
yenmek, yenilgiye uğratmak(yarışma, vb.) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) |
üstesinden gelmek
(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) |
süresi dolmak, süresi geçmek, vadesi dolmak
(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) La membresía de Britney caducó a finales de año. |
galip gelmek, kazanmak, yenmek
(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Tuvieron un comienzo lento esta temporada pero al final triunfaron. |
bastırmak(figurado) (mecazlı) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Nuestro ejército aplastó completamente al enemigo. |
(spor) kazanmak, galip gelmek
(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Fue un partido difícil, pero al final el equipo local ganó. |
kazanmak
(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Wiliam y Polly debatieron durante horas, pero al final prevaleció la opinión de Polly. |
açık arayla yenmek(spor) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) El equipo local aplastó al visitante con un 6-0. |
boyun eğdirmek/bastırmak/ezmek
(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) El asaltante la dominó y la tiró al piso. |
yenmek, yenilgiye uğratmak, mağlup etmek, mağlubiyete uğratmak
(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) El ejército venció al enemigo. |
etkisiz hale getirmek
(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Martha consiguió dominar a su oponente.
Los servicios de emergencia se las arreglaron para dominar el fuego. |
yenmekverbo transitivo (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Las tropas estaban listas para derrotar al enemigo. |
fethetmek
(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Los primeros colonos intentaron conquistar a los pueblos indígenas. |
vadesi gelmiş, vadesi gelen
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Tu cuota del seguro de este mes está pendiente de pago. |
yenmek, mağlup etmek
(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Con astucia y perseverancia podremos derrotar al adversario. |
kıl payı yenmek
(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Parecía que el caballo número siente iba a ganar, pero el número once lo venció por una nariz. |
yenmek, mağlup etmek, yenilgiye uğratmak(competencia) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) El equipo del campeonato confía en que podrá vencer a los retadores. |
(beklenmedik şekilde) yenilgiye uğratmak
(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) El equipo del pequeño pueblo venció inesperadamente a los favoritos 2 a 1. ⓘEsta oración no es una traducción de la original. Küçük kasabadan gelen takım, kazanması beklenen takımı 2-1 yenilgiye uğrattı. |
boğulmak(gözyaşına, vb.) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Las lágrimas la abrumaron por la emoción de ver a su hermano con vida. |
yenmek, yenilgiye uğratmak
(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Después de siete años de lucha, César venció a los galos. |
boyunduruk altına almak, kontrolüne almak
(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Las tropas han vencido a las fuerzas rebeldes de la zona. |
yenmek
(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) El equipo de béisbol de la universidad ganó al rival en el torneo. |
İspanyolca öğrenelim
Artık vence'ün İspanyolca içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İspanyolca içinde arayabilirsiniz.
vence ile ilgili kelimeler
İspanyolca sözcükleri güncellendi
İspanyolca hakkında bilginiz var mı
İspanyolca (español), Castilla olarak da bilinir, Roman dillerinin İber-Romantik grubunun bir dilidir ve bazı kaynaklara göre dünyanın en yaygın 4. dilidir, diğerleri ise onu listeler. en yaygın 2. veya 3. dil olarak. Yaklaşık 352 milyon kişinin ana dilidir ve konuşmacılarını dil olarak eklerken 417 milyon kişi tarafından konuşulmaktadır. alt (1999'da tahmin edilmektedir) İspanyolca ve Portekizce çok benzer gramer ve kelime hazinesi; bu iki dilin benzer kelime dağarcığının sayısı %89'a kadar çıkmaktadır.İspanyolca dünya çapında 20 ülkenin ana dilidir.İspanyolcayı konuşan toplam kişi sayısının 470 ile 500 milyon arasında olduğu tahmin edilmektedir. ana dili konuşanların sayısına göre dünyada en çok konuşulan ikinci dil.