Hintçe içindeki सूजन ne anlama geliyor?

Hintçe'deki सूजन kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte सूजन'ün Hintçe'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

Hintçe içindeki सूजन kelimesi tümör, ur, enflamasyon, neoplazma, yumru anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

सूजन kelimesinin anlamı

tümör

(growth)

ur

(growth)

enflamasyon

(inflammation)

neoplazma

(neoplasm)

yumru

(growth)

Daha fazla örneğe bakın

उसके बाद यह क्रिस्टल एक स्थानीय प्रतिरक्षा-की मध्यस्थता वाली सूजन वाली प्रतिक्रिया शुरू करता है, जिसमें सूजन प्रवाह के मुख्य प्रोटीनों में से एक इंटरल्यूकिन 1β होता है।
Bu kristaller daha sonra bağışıklık sistemi vasıtasıyla meydana gelen yerel bir enflamatuvar reaksiyonu tetikler, bu enflamasyon kaskadındaki ana proteinlerden biri interleukin 1βdır.
एक युवती, सूज़न ने लिखा: “मुझे अरसों से पता था कि मुझे मिटिंग्स की तैयारियाँ करनी चाहिए, पर्सनल स्टडी करनी चाहिए। मगर मैं कभी कर न सकी।”
Susan isimli bir genç şöyle yazdı: “Yıllarca, ibadetlere hazırlanmam ve kişisel tetkik yapmam gerektiğini bilerek, zihnimde bir mücadele verdim; yine de bunu yapamadım.”
स्टेरॉयड-रहित सूजन-रोधी दवाइयों (NSAIDs), स्टेरॉयड या कॉलचिसिन लक्षणों में सुधार करते हैं।
Nonsteroidal antienflamatuvar ilaçlar (NSAİİ'ler), steroidler veya kolşisin ile yapılan tedaviler belirtileri iyileştirir.
मगर उसकी एक सहेली थी, सूज़न। वह बड़ी मिलनसार और हँसमुख थी।
Sadece Susan isimli dışa dönük, cana yakın bir genç kız vardı.
सूज़न को हवाई-सफर करना कभी-भी आसान नहीं लगता, फिर भी हम बहुत हवाई-सफर करते हैं।
Susan uçağa binmeyi hiç sevmez, ama bunu sık sık yapmamız gerekiyor.
दूसरे हमसे कहते थे कि इस उम्र में बच्चे ऐसा करते हैं, लेकिन यह सुनकर भी हमें कोई राहत नहीं मिलती थी।”—सूज़न, केन्या।
Başkaları bu tarz davranışların normal olduğunu söylediğinde bile bu bizi hiç rahatlatmadı” (Susan, Kenya).
इसके अलावा, शहद में पाए जानेवाले ऐन्टि-ऑक्सीडेंट में घावों की जलन या सूजन दूर करनेवाला पदार्थ मौजूद होता है। इसकी वजह से “सूजन कम हो जाती है, घाव के आस-पास खून का दौरा अच्छी तरह होने लगता है और उनसे ‘पीप नहीं बहता।’”
Buna ek olarak, balın içindeki antioksidanlar (oksitlenmeyi önleyen maddeler) iltihap önleyici etkiye sahiptir, bu da “şişkinliği azaltır, kan dolaşımını düzeltir ve yaranın sulanmasını önler.”
अप्रैल 1977 में सूज़न दूसरी जगह जाकर रहने लगी।
Susan, Nisan 1977’de başka bir yere taşındı.
शब्द निमोनिया व्यापक रूप से कई बार फेफड़ों की सूजन की किसी भी स्थिति (उदाहरण के लिये स्वतः प्रतिरोधी रोग, रसायन से जलने पर या दवाओं की प्रतिक्रिया) पर लागू किये जा सकते हैं; हलांकि, इस सूजन को अधिक सटीक रूप से न्यूमोनाइटिस कहा जाता है।
Pnömoni terimi bazen daha yaygın olarak akciğerlerin inflamasyonu ile sonuçlanan herhangi bir durum (örneğin, otoimmün hastalıklar, kimyasal yanıklar veya ilaç reaksiyonlarından kaynaklanan) için kullanılabilir; ancak, bu inflamasyon daha doğru olarak pnömonit olarak adlandırılır.
और सब मिलाकर, फाक्टर्स जो ऊतकों के विकास के लिए, ऊतकों के रखरखाव के लिए --जरूरत हैँ, वे कम होना शुरू हो जाते हैँ जैसे हम बडे हो जाते हैँ, जबकि फाक्टर्स जो मरम्मत मेँ, चोट मेँ और सूजन मेँ शामिल हैँ--वे व्रुद्धी हो जाते हैँ जैसे हम बडे हो जाते है|
Genellikle de dokuların gelişimi ve dokuların bakımı için gerekli olduğunu bildiğimiz faktörler de biz yaşlandıkça azalır. Öte yandan, yaralanma ve iltihap tamirinde etkili olan faktörler de biz yaşlandıkça artar.
हालाँकि अब वह अपने माता-पिता के साथ नहीं रहता, मगर उसने सूज़न के बारे में उनसे बात की।
O kendi başına yaşıyor olsa da ana babasıyla Suzan hakkında konuştu.
• भुजा के नीचे ग्रंथियों में सूजन
● Koltuk altlarındaki bezlerin büyümesi.
इसके अलावा, कहा जाता है कि प्याज़ में घावों को ठीक करने, साथ ही कोलेस्ट्रॉल और कैंसर के खिलाफ लड़ने की ताकत है। यह सूजन और खून के थक्के जमने से भी रोकती है।
Soğanın ayrıca antiseptik, kolesterol düşürücü, iltihap giderici, pıhtılaşmayı ve kanseri önleyici bir etkisi olduğu da iddia ediliyor.
यह जीत-जीत का खेल है क्योंकि आप एक दूसरे को खुशी देते हैं।”—सूज़न रबिन, न्यू यॉर्क सिटी में स्कूल ऑफ फ्लर्टिंग की अध्यक्ष।
Hem de her iki tarafın kazandığı bir oyun; çünkü karşınızdaki kişiyi de mutlu ediyorsunuz.”—Susan Rabin, Flört Okulu müdürü, New York.
सूज़न के बारे में और जानना
Susan Hakkında
दूसरी दवाइयाँ खाने में भी बड़ी सावधानी बरतनी चाहिए, इनमें खासकर सूजन की दवाइयाँ हैं।
Başka ilaçlar, özellikle de iltihap giderici ilaçlar üzerinde dikkatle düşünülmelidir.
अगर इसे साफ न किया जाए, तो जीवाणु मसूड़ों में सूजन पैदा कर सकते हैं।
Plak temizlenmezse bakteriler dişetinin şişmesine neden olabilir.
वह सोचती थी कि हम उसके साथ कुछ ज़्यादा ही सख्ती बरत रहे हैं, जबकि सूज़न के मम्मी-डैडी अपनी बेटी की भावनाओं को अच्छी तरह समझते हैं।
Jane’e göre Susan’ın ana babası daha anlayışlıydı, biz ise aşırı katıydık.
साथ ही, मरीज़ को ध्यान रखना चाहिए कि वह ऐस्प्रिन और आइब्युप्रोफन जैसी सूजन और दर्द कम करनेवाली दवाइयाँ न ले क्योंकि इससे खून बहने का खतरा और बढ़ सकता है।
Aynı zamanda hastanın aspirin gibi iltihap giderici ve ağrı kesici ilaçlardan kaçınması da akıllıca olur, çünkü bu ilaçlar kanama riskini artırırlar.
मगर सूज़न अलास्का में ही रह गयी, क्योंकि वह वहाँ की नॉर्थ पोल कलीसिया के भाई-बहनों के साथ काफी घुल-मिल गयी थी।
Susan Alaska’da kaldı çünkü North Pole cemaatindekilerle dost olmuştu.
उस साल के आरंभ में मैंने अपने पैरों में सूजन देखी और संवेदनहीनता महसूस की।
O yılın başında, ayaklarımdaki şişlik ve duyu yitimi dikkatimi çekti.
उस स्त्री का नाम सूज़न था। इस खत में वह लिखती है कि जब उसने पहली बार अमरीका के कनेटिकट शहर में यहोवा के साक्षियों के एक प्राचीन को फोन किया, तब वह सिर्फ 14 साल की थी।
Mektubu yazan Susan, Connecticut’ta (ABD) yaşayan Yehova’nın Şahidi bir ihtiyarı ilk kez aradığında genç bir kız olduğunu söylüyor.
इन सभी मापदंडों को एक अंक दिया जाता है: खांसी न होना लिम्फ नोड्स का सूजा होना या लिम्फ नोड्स को छूने पर दर्द होना 38°से. (100.4°फॉ.) से अधिक बुख़ार होना गलतुंडिका (टॉन्सिल) में सूजन या मवाद (पस) 15 वर्ष से कम उम्र का होना (यदि व्यक्ति की आयु 44 वर्ष से अधिक हो तो एक अंक कम कर दिया जाता है) एक परीक्षण जिसे गले का कल्चर कहते हैं, यह जानने का मुख्य तरीका है कि क्या किसी व्यक्ति को स्ट्रेप थ्रोट है।
Bu kriterlerin her birine bir puan verilir: Öksürüğün olmaması Şişmiş lenf düğümleri ya da dokunulduğunda acıyan lenf nodları 38 °C’nin üzerinde ateş Bademciklerin iltihabı ya da şişmesi 15 yaşın altında olma (kişi 44 yaşın üstünde ise bir puan silinir) Boğaz kültürü adı verilen bir test bir kişinin streptokok farenjiti olup olmadığını anlamanın esas yöntemdir.
जॉन से जो लड़की बात कर रही है उसका नाम सूज़न है।
John ile konuşan kıza Susan denir.
अगस्त 2002 में, सूज़न और मैंने अमरीका के पैटरसन बेथेल परिवार का एक हिस्सा बनने का न्यौता कबूल किया।
Ağustos 2002’de Susan’la Patterson’daki (ABD) Beytele davet edildik.

Hintçe öğrenelim

Artık सूजन'ün Hintçe içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Hintçe içinde arayabilirsiniz.

Hintçe hakkında bilginiz var mı

Hintçe, İngilizce ile birlikte Hindistan Hükümeti'nin iki resmi dilinden biridir. Hintçe, Devanagari yazısıyla yazılmıştır. Hintçe ayrıca Hindistan Cumhuriyeti'nin 22 dilinden biridir. Farklı bir dil olarak Hintçe, Çince, İspanyolca ve İngilizce'den sonra dünyada en çok konuşulan dördüncü dildir.