Hintçe içindeki नाना-नानी ne anlama geliyor?

Hintçe'deki नाना-नानी kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte नाना-नानी'ün Hintçe'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

Hintçe içindeki नाना-नानी kelimesi büyükbaba ya da büyükanne, büyükbaba, büyükbaba veya büyükanne, Büyükbaba anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

नाना-नानी kelimesinin anlamı

büyükbaba ya da büyükanne

(grandparent)

büyükbaba

(grandparent)

büyükbaba veya büyükanne

(grandparent)

Büyükbaba

(grandparent)

Daha fazla örneğe bakın

शायद आपकी माँ, दादा-दादी, नाना-नानी या कोई और रिश्तेदार आपकी मदद कर सके।
Belki bu kişi annen, büyükannen ya da büyükbaban veya başka bir akraban olabilir.
या फिर आपने अपने प्यारे माता-पिता, दादा-दादी या नाना-नानी को मरते देखा हो।
Eşinizi, annenizi, babanızı veya ailenizden başka birini kaybetmiş olabilirsiniz.
अंततः, नाना-नानी भी बाइबल का अध्ययन करने लगे और सभाओं में जाना शुरू किया।
En sonunda dedeyle büyükanne de Mukaddes Kitabı incelemeye ve ibadetlere gitmeye başladı.
ज़ाहिर है, अपने दादा-दादी, नाना-नानी से और परदादा, परनाना से भी।
Tabiki, büyük anne ve babalarından ve hatta büyük büyük anne ve babalarından.
इस लेख में बताए बहुत-से माता-पिता अब दादा-दादी, नाना-नानी बन चुके हैं।
Bu çiftlerin çoğunun şimdi torunları var.
परमेश्वर ने यह ज़िम्मेदारी माँ-बाप को दी है, न कि दादा-दादी, नाना-नानी या किसी और को।
Tanrı bu sorumluluğu büyükanneye, büyükbabaya ya da başka kişilere değil, anne ve babaya verdi.
एक आम भाषा जानने से घर के नाना-नानी, दादा-दादी और बच्चों के बीच का बंधन बना रहेगा
Ortak olarak konuşulan dil büyükanne ve büyükbabalarıyla torunlar arasındaki bağı korur
एक या दो यहूदी दादा-दादी या नाना-नानी वाले शख्स को मिशलिंग ("मिश्रित रक्त का") का दर्जा दिया गया था।
Kişinin nine ve dedelerinden bir veya ikisi Yahudiyse kişi Mischling yani melez sayıldı.
उसके बाद, मैं अपनी माँ के साथ मौलडन, मैसाचूसेट्स् में अपने नाना-नानी के यहाँ उनके बड़े घर में रहने गया।
Bu nedenle, annem ve ben, Malden’da (Massachusetts) büyük bir evde yaşayan dedem ve anneannemle birlikte oturmak üzere oraya gittik.
जब माँ जवान थी, तो उसका नन बनने का बड़ा अरमान था, मगर नाना-नानी ने उसे इजाज़त नहीं दी थी।
Annem gençliğinde rahibe olmayı hayal edermiş fakat ana babası buna izin vermemiş.
मेरे माता-पिता : दोनो शिक्षक थे, मेरे नाना-नानी भी शिक्षक थे, और पिछले ४० सालों से मैने भी यही किया है।
Hem annem hem de babam eğitimciydi, anne tarafından dedem ve anneannem eğitimciydi ve son 40 yıldır da aynı şeyi yapıyorum.
बेशक दादा-दादी/नाना-नानी को भी यह समझना होगा कि आखिर में फैसला लेने की ज़िम्मेदारी बच्चे के माँ-बाप की है।
Elbette büyükanne ve büyükbabalar son kararın genç çifte ait olduğunu kabul etmeli.
क्या ऐसा उन साक्षियों के साथ भी हो सकता है, जिन्होंने अपने माता-पिता, दादा-दादी या नाना-नानी से सच्चाई सीखी थी?
Ailelerinden harika bir ruhi miras alan Yehova’nın Şahidi gençler de aynı duruma düşebilir mi?
कई सालों बाद उन दोनों नातियों ने अपने बच्चों को यह किस्सा सुनाया और अपने नाना-नानी के साथ बिताए खुशी के पल याद किए।
Yıllar sonra Margaret’in torunları bu unutulmaz aile yemeğini kendi çocuklarına da anlatarak büyükanneleriyle yaşadıkları bu güzel anıyı yâd ettiler.
साथ ही, अतीत में, माता-पिता दादा-दादी या नाना-नानी, रिश्तेदार और पड़ोसियों से “जॉनी” के आचरण के देख-रेख करने की अपेक्षा रख सकते थे।
Geçmişte yine ana-babalar, “haşarı çocuğun” davranışını kontrol etmek için büyükanne, büyükbaba, akraba veya komşuların yardımına güvenebilirdi.
यह सच है कि बुज़ुर्गों की, यानी माता-पिता, नाना-नानी और दादा-दादी की देखभाल करने की ज़िम्मेदारी खास तौर से परिवार के लोगों की होती है।
Tabii ki aile fertleri anne babalarına, büyükanne ve büyükbabalarına karşı özel bir sorumluluk taşırlar.
हमारे माता-पिता ने कितना बड़ा त्याग किया, उसे आज हम अच्छी तरह समझ पाते हैं और उसकी कदर भी करते हैं, क्योंकि अब हम खुद नाना-नानी हैं।
Şimdi sevgili ana babalarımızın bir büyükanne ve büyükbaba olarak gösterdikleri özverili tutumu daha iyi anlayıp takdir ediyoruz.
अपने बच्चे को अपने देश भेजने की एक और वजह यह है कि उसके दादा-दादी या नाना-नानी अपने नाती-पोते को अपने दोस्तों या रिश्तेदारों को दिखा सकें।
Bu âdetin bir diğer nedeni de çiftin anne babasının, torunlarını arkadaşlarına ve akrabalarına gösterip övünmek istemesidir.
(मरकुस ७:९-१३) प्रेरित पौलुस ने भी “अपनों की,” यानी माता-पिता और दादा-दादी/नाना-नानी की देखभाल करने की गंभीर ज़िम्मेदारी दिखायी।—१ तीमुथियुस ५:३-८.
(Markos 7:9-13) Resul Pavlus da, ana-baba ve büyükbaba-büyükanneler dahil, “kendininkilere” bakmanın ciddi bir sorumluluk olduğunu belirtti.—I. Timoteos 5:3-8.
अगर आपके माता-पिता, दादा-दादी, नाना-नानी या दोस्त बूढ़े हो गए हैं, तो आप उनकी मदद कैसे कर सकते हैं ताकि उन्हें किसी तरह की चोट न पहुँचे?
Yaşlı anne babanız, büyük anne babanız ya da dostlarınız varsa, düşerek zarar görmelerini engelleyebilmek için neler yapabilirsiniz?
अगर एक पेड़ के लिए इतना कुछ किया जा सकता है तो क्या अपने बुज़ुर्ग माता-पिता, नाना-नानी और दादा-दादी की गरिमा बनाए रखने के लिए हम कुछ नहीं करेंगे?
O halde biz de kesinlikle ailemizdeki yaşlıların onurunu gözetmenin yollarını aramalıyız.
हमारी बेटियों ने हमें बताया कि हमारी मिसाल से, साथ ही दादा-दादी और नाना-नानी की बढ़िया मिसाल से उन्होंने यीशु की यह आज्ञा मानना सीखा कि ‘पहले राज की खोज करो।’
Kızlarımız hem bizim hem de büyükanne ve büyükbabalarının kendilerine örnek olduğunu ve bunun ekonomik olarak zorlandıkları zamanlarda bile Krallığa ilk yeri vermelerine yardımcı olduğunu söylüyor (Mat.
दादा-दादियों व नाना-नानियों द्वारा अपने पोते-पोतियों के लिए तथा अन्य लोगों द्वारा रखा जानेवाला ईश्वरीय भक्ति का प्रौढ़, संतुलित आदर्श निश्चय ही पूरी मसीही कलीसिया के लिए लाभदायक हो सकता है।
Büyükbabaların ve büyükannelerin, kendi torunlarına ve başkalarına Tanrısal bağlılık konusunda olgun ve dengeli bir örnek olmaları, tüm cemaat için kesinlikle yararlı olabilir.
ज़रा उन माता-पिताओं, दादा-दादियों, नाना-नानियों और दूसरे पूर्वजों के बारे में सोचिए, जो दोबारा जी उठाए जाएँगे और अपने बच्चों और नाती-पोतों के साथ धीरे-धीरे सिद्धता की ओर बढ़ेंगे।
Örneğin diriltilen anne babalar, büyükanne ve büyükbabalar ve daha önceki nesillere ait kişiler çocuklarıyla ve torunlarıyla birlikte yavaş yavaş kusursuz duruma gelecek.

Hintçe öğrenelim

Artık नाना-नानी'ün Hintçe içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Hintçe içinde arayabilirsiniz.

Hintçe hakkında bilginiz var mı

Hintçe, İngilizce ile birlikte Hindistan Hükümeti'nin iki resmi dilinden biridir. Hintçe, Devanagari yazısıyla yazılmıştır. Hintçe ayrıca Hindistan Cumhuriyeti'nin 22 dilinden biridir. Farklı bir dil olarak Hintçe, Çince, İspanyolca ve İngilizce'den sonra dünyada en çok konuşulan dördüncü dildir.