Hintçe içindeki दोपहर का खाना ne anlama geliyor?
Hintçe'deki दोपहर का खाना kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte दोपहर का खाना'ün Hintçe'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Hintçe içindeki दोपहर का खाना kelimesi hafif yemek, öğle yemeği, hafif öğle yemeği. luncheonette' hafif yemeklerin satıldığı küçük büfe., öğle yemeği yemek, öğle yemeği yemek veya yedirmek. lunch counter büfe. lunch hour öğle tatili. anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
दोपहर का खाना kelimesinin anlamı
hafif yemek(lunch) |
öğle yemeği(lunch) |
hafif öğle yemeği. luncheonette' hafif yemeklerin satıldığı küçük büfe.(luncheon) |
öğle yemeği yemek(lunch) |
öğle yemeği yemek veya yedirmek. lunch counter büfe. lunch hour öğle tatili.(lunch) |
Daha fazla örneğe bakın
हमें हर दिन करीब 6,500 लोगों को दोपहर का खाना देना था। Bu, her gün yaklaşık 6.500 kişiye öğlen yemeği dağıtmak anlamına geliyordu. |
हमें पूरा दिन लग जाता था इसलिए यहाँ हमें दोपहर का खाना दिया जाता था। İşimiz tüm gün sürerdi, bu nedenle bize öğle yemeği verirlerdi. |
इसके अभ्यास के लिए मैं कभी-कभी दोपहर का खाना खाने नहीं जाता और ज़ोर-ज़ोर से पढ़ता था। Bunu başarmak için bazen öğle yemeklerine gitmez, sesli okuma alıştırmaları yapardım. |
हम सभी से यह निवेदन क्यों किया गया है कि हम अधिवेशन में दोपहर का खाना अपने साथ लाएँ? Öğleyin yiyeceğimiz şeyleri ibadete neden yanımızda getirmemiz gerekiyor? |
फिर दोपहर का खाना खाने के बाद शाम 7 बजे तक या ज़्यादा देर तक प्रचार काम जारी रखते थे। Öğlenleri kısa bir yemek molasından sonra akşam saat 7’ye hatta bazen daha geç saatlere kadar devam ediyorlardı. |
दरअसल, वह बहन दूसरे देशों से आए साक्षियों को दोपहर का खाना देने के इंतज़ाम के बारे में बता रही थी। Hemşire, denizaşırı ülkelerden gelen delegeler için yapılan öğlen yemeği düzenlemesine değiniyordu. |
▪ दोपहर का खाना: दोपहर के खाने के लिए अधिवेशन की जगह छोड़कर कहीं और जाने के बजाय, कृपया अपने साथ खाना लाएँ। ▪ Öğle Yemeği: Öğle arasında bölge ibadetinin yapıldığı yerden ayrılmamak için lütfen yiyeceğinizi yanınızda getirin. |
दोपहर का खाना: दोपहर के खाने के लिए अधिवेशन की जगह छोड़कर कहीं और जाने के बजाय, कृपया अपने साथ सादा खाना लाएँ। Öğle Yemeği: Öğle arasında bölge ibadetinin yapıldığı yerden ayrılmamak için lütfen yiyeceğinizi yanınızda getirin. |
▪ दोपहर का खाना: दोपहर के खाने के लिए अधिवेशन की जगह छोड़कर कहीं और जाने के बजाय, कृपया अपने साथ खाना लाएँ। ▪ Öğle Yemeği: Bölge ibadetinin yapılacağı yerde öğle arasında birer sandviç, bir dilim kek, meşrubat ve kahve ya da çay ikram edilecek. |
▪ दोपहर का खाना: दोपहर के खाने के लिए अधिवेशन की जगह छोड़कर कहीं और जाने के बजाय, कृपया अपने साथ सादा खाना लाएँ। ▪ Öğle Yemeği: Öğle arasında bölge ibadetinin yapıldığı yerden ayrılmak yerine lütfen yiyeceğinizi yanınızda getirin. |
इसलिए हम दोपहर का खाना खाने के तुरंत बाद एक ऐसी बाइबल विद्यार्थी से मिलने गए जो जल्द ही हमारी मसीही बहन बननेवाली थी। O gün öğle yemeğinden hemen sonra, yakında ruhi kız kardeşimiz ve Tanrı’nın ruhi cennetinin bir kısmı olacak bir Mukaddes Kitap öğrencisini ziyaret ettik. |
क्या आप अपने साथ दोपहर का खाना ले जाने की सोच रहे हैं ताकि आप वहीं अधिवेशन की जगह पर अपने भाइयों के साथ खा सकें? Öğle yemeğinizi bölge ibadetinin yapılacağı yerde kardeşlerinizle beraber yemek için plan yaptınız mı? |
बाहर दी तसवीर के बारे में: साक्षियों का एक समूह, साइबेरिया के विशाल इलाके के मध्य भाग में प्रचार के दौरान दोपहर का खाना खा रहा है KAPAK: Uçsuz bucaksız Sibirya sahasının iç kesimlerinde hizmet eden bir grup Şahit yemek molası veriyor |
एक साक्षी कार से सफ़र करते वक़्त अपना दोपहर का खाना खा रहे थे। उनके साथ कार में उसी कम्पनी में काम करनेवाले एक ग़ैर-साक्षी सहकर्मी भी थे। Bir Şahit, öğle yemeğini aynı firmada çalıştığı Şahit olmayan arkadaşıyla arabada giderken yiyordu. |
रसोई में काम करनेवाले भाई-बहन दोपहर का खाना बनाकर पैक करते हैं। फिर दोपहर के 12 बजे बाहर काम करनेवाले हर समूह का एक भाई आकर खाना ले जाता है। Aşçıların hazırladığı yemekleri her bir ekibin temsilcisi öğlenleyin merkeze gelip alır. |
1 सितंबर,1923 को जब कई लोग दोपहर का खाना बना रहे थे, तब इतना ज़बरदस्त भूकंप आया कि कानटो का पूरा इलाका बुरी तरह हिल गया। इसके बाद, सैकड़ों छोटे-छोटे भूकंप आए। Kanto bölgesi, 1 Eylül 1923’te insanlar öğle yemeklerini hazırlarken şiddetli bir depremle sarsıldı ve bunu yüzlerce küçük artçı deprem takip etti. 24 saat sonra şiddetli bir artçı sarsıntı daha meydana geldi. |
एक स्त्री को जब पता चला कि हम कितनी दूर से चलकर आए हैं, तो यह बात उसके दिल को छू गयी। उसने हमें अपने रसोईघर में दोपहर का खाना बनाने की इजाज़त दी। Bir bayan oraya kadar yürümemizden o kadar etkilendi ki öğle yemeğimizi pişirmemiz için mutfağını ve odunlarını kullanmamıza izin verdi. |
अब मैं आपके साथ सारा दिन सेवा में गुज़ार सकती हूँ लेकिन, चूँकि मैं दूर गाँव में रहती हूँ मुझे दोपहर का खाना आपके साथ खाना पड़ेगा, इसलिए मैं सबके लिए खाना साथ लायी हूँ।’ Şimdi gün boyunca size eşlik edebilirim, fakat şehir dışında oturduğum için öğle yemeğini sizinle yemeliyim, bu yüzden hep beraber yiyelim diye bu yiyecekleri getirdim.’ |
हमारे पूरे दिन के प्रचार में हम केवल थोड़ी देर दोपहर का भोजन खाने के लिए रुकते। Bütün gün devam eden vaaz etme işimiz yalnızca kısa bir öğle arasıyla, sandviçlerimizi yemek için kesilirdi. |
मेरे दोपहर का भोजन खाने के लिए नहीं. Yemeğimi yemek için gerek yok. |
आम तौर पर हम दोपहर का खाना वहीं खाते थे, और घर की मालकिन हमारा रात का खाना गरम रखने के लिए अवन में रख देती थी ताकि देर रात को हमारे पास खाने के लिए कुछ हो। Öğle yemeğini genellikle pansiyonda yerdik ve pansiyoncu kadın akşam yemeğini sıcak kalması için fırına bırakırdı; böylece gece geç vakitlerde yiyecek bir şeyler olurdu. |
हमें बताया जाता है कि हर दिन एक-एक मिशनरी को सुबह और दोपहर का खाना तैयार करना और बरतन धोने का काम सौंपा जाता है। आज के खाने के लिए एक मिशनरी बहन ने अपना एक खास पकवान बनाया है। Her gün farklı birinin sabah ve öğle yemeklerini hazırlayıp bulaşıkları yıkamakla görevlendirildiğini öğrendik. |
Hintçe öğrenelim
Artık दोपहर का खाना'ün Hintçe içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Hintçe içinde arayabilirsiniz.
Hintçe sözcükleri güncellendi
Hintçe hakkında bilginiz var mı
Hintçe, İngilizce ile birlikte Hindistan Hükümeti'nin iki resmi dilinden biridir. Hintçe, Devanagari yazısıyla yazılmıştır. Hintçe ayrıca Hindistan Cumhuriyeti'nin 22 dilinden biridir. Farklı bir dil olarak Hintçe, Çince, İspanyolca ve İngilizce'den sonra dünyada en çok konuşulan dördüncü dildir.