Hintçe içindeki दम घुट्ना ne anlama geliyor?
Hintçe'deki दम घुट्ना kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte दम घुट्ना'ün Hintçe'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Hintçe içindeki दम घुट्ना kelimesi nefesi tıkanmak, boğulmak, son dürmek, boğmak, boğulmak, bastırmak, tutmak, zaptetmek, stifle joint at veya köpeğin incik kemiği ile but kemiği arasındaki mafsal. anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
दम घुट्ना kelimesinin anlamı
nefesi tıkanmak(stifle) |
boğulmak(stifle) |
son dürmek(stifle) |
boğmak, boğulmak, bastırmak, tutmak, zaptetmek(stifle) |
stifle joint at veya köpeğin incik kemiği ile but kemiği arasındaki mafsal.(stifle) |
Daha fazla örneğe bakın
वो आखरी लोग जो भूखमरी से बच जायेंगे, दम घुटने से मरने वाले पहले लोग होंगे. Açlık çeken son insanlar en başta boğulacak. |
अन्य बेहोश होकर अपनी ही उल्टी से दम घुटकर मर गए हैं। Başkaları bayılıp kendi kusmuklarında can verdiler. |
इंसानों पर पाप और मौत का “पर्दा” पड़ा हुआ है, जिसके नीचे उनका दम घुट रहा है। Günlerimizde günah ve ölüm boğucu bir “örtü” gibi insanlığın üzerine çökmüş durumda. |
दम घुटने के लिए. Boğulma ya. |
हमें सतर्क रहना चाहिए और कभी नीचे की ओर वापस संसार में नहीं जाना चाहिए, शायद आध्यात्मिक रूप से हमारा दम घुट जाए। Dikkatli olmalı ve boğulma olasılığının bulunduğu bu dünyaya asla gerisingeri kaymamalıyız. |
• दम घुटना: अगर कोई चीज़ बच्चे की श्वास-नली में अटक जाती है तो यह बहुत ही ज़रूरी है कि उसे फौरन निकाला जाए। • Boğulma: Çocuğunuzun nefes borusuna bir şey kaçtıysa, bu nesneyi acilen dışarı çıkarmanız gerekir. |
दूसरे, लगभग हर बाहरी प्रभाव को हानिकर समझते हुए, इतनी सख़्ती करते हैं कि बच्चों को लगता है मानो उनका दम घुट रहा है। Başkaları ise dış etkenlerin hemen tümünü zararlı sayarak öylesine sınırlayıcı davranıyor ki, çocuklar bunalıyor. |
पाप और मृत्यु एक मोटे कंबल की तरह हैं और उनके तले मानवजाति का दम घुट रहा है लेकिन नयी दुनिया में ये नहीं रहेंगे। Nefes aldırmayan bir battaniye gibi insanlığın üzerini örten günah ve ölüm artık olmayacak. |
समस्या यह है कि अपने दोस्त को कैसे बताएँ कि आपका दम घुट रहा है और आप कुछ समय अकेले रहना चाहते हैं। यह आसान नहीं है। Sorun, arkadaşına bunaldığını ve kendine biraz zaman ayırmak istediğini söylemenin kolay olmamasıdır. |
कुछ लोग ऐसे मसीहा की आस लगाए हुए थे जो उन्हें रोमी साम्राज्य के जुए से आज़ाद कराता जिसके अधीन रहते-रहते उनका दम घुटने लगा था। Kimileri kendilerini nefret ettikleri Roma egemenliğinden kurtaracak bir Mesih’in özlemini çekiyordu. |
स्वाभाविक है कि उनमें से एक किशोर की माँ ने कहा कि जब उसने अपने बेटे की करतूत के बारे में टीवी में ख़बर देखी तो उसका दम घुटने लगा। Doğal olarak, gençlerden birinin annesi, oğlunun yaptıklarıyla ilgili haberi televizyonda görünce kusacak gibi olduğunu söyledi. |
14 यह जानकर हमारे दिल को कितनी तसल्ली मिलती है कि हमारी चिंताएँ और जिस भारी बोझ तले हमारा दम घुटा जा रहा है, उस बोझ को हटाया जा सकता है! 14 Endişelerimizin ve bize ezici bir ağırlık gibi görünen şeylerin ortadan kaldırılabileceğini bilmek büyük rahatlıktır. |
कुछ लोग अपने सिरों पर प्लास्टिक की थैली रखकर सुड़कने के परिणामस्वरूप मरे हैं; वे इतने मदहोश हो जाते हैं कि थैली निकाल नहीं सकते, और उनका दम घुट जाता है। Kimileri, koklarken başına bir plastik torba geçirdiği için öldü; torbayı çıkaramayacak kadar sarhoş olduklarından boğuldular. |
योना की किताब की सच्चाई पर शक करनेवाले यह आरोप भी लगाते हैं कि कोई भी इंसान मछली के पेट में तीन दिन तक ज़िंदा नहीं रह सकता। वह तो दम घुटने से मर जाएगा। Şüpheci kişiler de, birinin balığın karnında üç gün boyunca boğulmadan kalmasının imkânsız olduğu konusunda ısrar ediyor. |
इंसान पर लादे गए इन ढेर सारे नियमों के बोझ तले परमेश्वर के जीवित वचन का भी दम घुटकर रह गया और इंसान की पूरी ज़िंदगी सख्त और बेतुके नियमों की ज़ंजीरों से जकड़कर रह गयी।” Vicdanın sesi bastırıldı; Tanrı’nın sözünün canlı gücü, harici kurallar yığını altında etkisiz hale getirildi ve zayıflatıldı.” |
और ऐसे छोटे खिलौनों को या उन खिलौनों को फेंक दीजिए जिन्हें छोटे-छोटे पुर्ज़ों में अलग किया जा सकता है। क्योंकि इन छोटे-छोटे पुर्ज़ों को मुँह में डाल लेने से बच्चे का दम घुट सकता है। Çocuğunuz ağzına soktuğunda boğulmasına neden olabilecek küçük veya küçük parçalara ayrılabilen oyuncakları atın. |
एक शिशु को थोड़े समय के लिए अकेले बिस्तरे पर छोड़ा जाए तो वह बड़ी आसानी से नीचे गिर सकता है या भोजन का कोई छोटा टुकड़ा या कोई छोटी चीज़ गले में अटक जाए तो उसका दम घुट सकता है। Bir bebek, bezinin değiştirildiği masadan kolayca düşebilir veya boğazına takılan bir parça yemek ya da küçük bir nesneyle boğulabilir. |
२ कई लोगों ने इस विषय में अचम्भा व्यक्त किया जब उन्होंने मानवजाति की भयंकर क्रूरता पर विचार किया जैसा कि युद्ध में नेपाम बम और परमाणु बम और ज़हरीली गैसों का उपयोग जिससे अनेक व्यक्ति दम घुटने और जलने से मरे हैं। 2 Birçok kişi, insanın korkunç gaddarlığını, örneğin savaşlarda insanları boğarak ve yakarak öldürmek üzere kullanılan korkunç gazları, napalm ve atom bombalarını düşünerek bu meseleyi merak ediyor. |
वह पाप और मृत्यु को एक ऐसा “घूंघट” या “पर्दा” बताता है जिसके अंदर इंसान का दम घुट रहा है। वह कहता है: “जो पर्दा सब देशों के लोगों पर पड़ा है, जो घूंघट सब अन्यजातियों पर लटका हुआ है, उसे [यहोवा] इसी पर्वत पर नाश करेगा। O, günah ve ölümü, soluk aldırmayan bir “perde” ya da ‘örtüye’ benzeterek şunları diyor: “Bütün kavmları örten örtünün yüzünü, bütün milletler üzerine çekilmiş perdeyi bu dağda yok edecek. |
और वे कुछ ऐसे व्यावहारिक सुझाव दे सकते हैं जिससे आपकी दोस्ती भी न टूटे और आपका दम भी न घुटे। Ve onlar, kendine zaman ayırma ihtiyacın konusunda uzlaşmadan arkadaşlığını kurtarabilmen için pratik tavsiyelere sahip olabilir. |
मिसाल के तौर पर, मुँह से कोई गहना गले में चला गया, तो दम घुट सकता है, और खाना सटकने, चबाने में यहाँ तक कि साँस लेने में तकलीफ हो सकती है। जीभ पूरी तरह बेकार हो सकती है, और-तो-और मुँह में लगातार लार आती रहती है, मुँह में घाव होने से लगातार खून बहता रहता है और बोला ही नहीं जाता। इसके अलावा मुँह का गहना अगर दाँतों के नीचे आ जाए तो इससे दाँतों को नुकसान पहुँच सकता है। Ağız bölgesini deldirmenin diğer riskleri ise, takıyı yutup boğulmak, dilde uyuşukluk ve tat alma kaybı, sürekli kanama, bir kısmı ya da tümü kırılan dişler, salya akıntısının artması, ağızda kontrol edilemeyen salya akıntısı, diş etinin yaralanması, konuşmanın engellenmesi ve nefes almada, çiğnemede ve yutmada zorluklardır. |
Hintçe öğrenelim
Artık दम घुट्ना'ün Hintçe içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Hintçe içinde arayabilirsiniz.
Hintçe sözcükleri güncellendi
Hintçe hakkında bilginiz var mı
Hintçe, İngilizce ile birlikte Hindistan Hükümeti'nin iki resmi dilinden biridir. Hintçe, Devanagari yazısıyla yazılmıştır. Hintçe ayrıca Hindistan Cumhuriyeti'nin 22 dilinden biridir. Farklı bir dil olarak Hintçe, Çince, İspanyolca ve İngilizce'den sonra dünyada en çok konuşulan dördüncü dildir.